CUMHURIYET AHLAK ÜSTÜNLÜĞÜNE DAYANAN BİR ÜLKÜDÜR, CUMHURİYET ERDEMDİR

ÇİFT BAŞLI UCUBE YARATMAK - Halûk Tarcan

Zaman ve mekânda çift dilli, çift bayraklı bir devlet görülmemiştir; bu, eşyanın tabiatına aykırıdır.

Eğer çift dil ve çift bayrak varsa bu, iki devletin fiilen varlığı demektir. Kısacası, bir federasyon mevcuttur. Ama bu durumda, halkı çoğunlukta olan devlet , demokrasi gereği , egemen olan devlettir. Onun dili devletin resmî dili, bayrağı devletin resmî bayrağıdır, başka dil ve bayrak olamaz.

Adında “devlet” sözcüğü bulunmasına karşın ”Amerika Birleşik
Devletleri”nin yâni, bu federasyonun dili İngilizce, bayrağı Amerikan bayrağıdır; milyonları bulan Afrika, Güney Amerika, Asyalılar, Çin ve Kızılderililer vb…halklarının ve bu halkların kendi dillerinin varlığına rağmen tek dil, tek bayrak söz konusudur. Çok kere yazdık, çocuk önce “I am american” demesini öğrenir.

VE DE… Kimsenin aklından devletin kurucusu Lincoln’a küfretmek, değersizlendirmek, heykellerini kırmak gibi ilkel, nankör ve alçakça fikirler geçmez, her şeyden önce, koyu dindar olan Amerikanlar bunun Allah’a küfür olduğunu kabul ederler.

Sovyet Rusya’da ve günümüzdeki Rusya’da, egemenlikleri altına aldıkları halklar , çoğunluğu Türk olan halklardır; Ruslardan önce devlet sahibi olmalarına rağmen, devletin tek dili Rusça ve bayrakları Rus bayrağıdır.
Kürtçeye gelelim…Önce Kürtler prenslik- Hanlık bile değil - ancak köy sayısı hesabıyla derebeylik, şeyhlik hâlinde bulunduklarından Kürtçenin resmî dil olması talebinde bulunamaz durumdadırlar.

Dil konusunda ise Rus ve Fransız kaynaklarının C14 sistemiyle kabul ettiklerine göre; M.Ö.14binde doğmuş olan ve CNRS Şubat 2000 tarih ve 386 no.lu bültende kabul edildiğine göre Hint- Avrupa dillerinin kökeninde yer alan ve de Kürtçe denen yerel dilin cümle yapısının iskeletini oluşturur. Bu şartlarda Kürtçe denen AĞIZ, nasıl olurda Türkçenin yanında ve onun eş değerinde Anayasaya konulması önerilir!..

Tek, Kürtçe diye başlı başına bir kültür dili yoktur, Bu nedenle de Kırmançça’dan Kürtçe imâl edilmeye çalışılmaktadır.
Kırmanç ise bir Ön-Türk kuruluşudur, OQ-ËRİM UÇ (K.Mirşan) ”yöneten OQ halkı” demektir.

Bilim dilinde, vernaküler (vérnaculaire) dil diye bir sınıflandırma vardır; bu, “bulunduğu bölgede adacıklar hâlinde yerel ağızlar”ı ifade eder...Sınır dışı edilen Japon dilci Kojima’nın ortaya çıkardığı gibi, Kürtçe adı altında 14 ağız mevcuttur. Bu14 (ondört) ağızdan oluşan bir ifade şeklinin Anayasa’ya girmesi için teklifte bulunmak, ancak Petrolistan tutkusuna hizmetle açıklanabilir..
Maskeleri indirelim; amaç, ülkenin bölünme ve parçalanma yoluna döşenmiş “hiletaş”lardan biridir.

Demek ki bu tür bir öneride bulunmak için siyasal kuruluş ne demektir bunu bilmek, Türk tarihinin başlangıçtan bu güne kadar zaman ve mekânda gelişimini, devletlerin siyasal yapılarını, dil nedir, nasıl doğmuştur, bu kavram altında ileri sürülen sistemler nelerdir bunları bilmek gerekir.. Yoksa, kahvaltı ederken, bugün canım sıkılıyor, bu sabah Meclis’e bir öneride bulunsam iyi olur cinsinden davranış akbabalara yardım demektir.

Korkunç olan, Türkiye Cumhuriyeti’ni üniter bir devlet olarak kuran CHP’nin, geriye takla atma becerisini göstererek ülkenin bölünmesine çanak tutmasıdır; inanılamayacak bir kokuşmuşluk!..Düşünülemeyecek bir ihanet!..

CHP tarihî görevini yapmıştır, kendi kendini lağvetmelidir.
CHP adını, tarihini bırakıp, başka bir ad ile yeniden, belki birkaç ayrı görüşte partiler olarak kurulmalıdır.

Az daha unutuyordum: CHP’den bir ses, “ben ne Kürt ne de Türk derim” demiş. Demek ki bir de 15’inci ağız varmış!.


Halûk Tarcan- Bilimsel Araştırmacı (CNRS-Paris)
Mecidiyeköy, 27 Mayıs 2012

.
MUSTAFA KEMAL'İN ÇOCUKLARININ MESAJIDIR:

Bugün, Atamızla aynı iman ve katiyetle söylüyoruz ki,

Milli ülküye, herşeye rağmen tam bir bütünlükle yürümekte olan Türk milleti 'nin (ne mutlu Türküm diyenin) büyük millet olduğunu, bütün medeni alem az zamanda bir kere daha tanıyacaktır.

Asla süphemiz yoktur ki, hızla inkişaf etmekte olan Türklüğün unutulmus büyük medeni vasfı ve büyük medeni kabiliyeti, yarının yüksek medeniyet ufkundan yeni bir günes gibi doğacaktır!

Ne mutlu Türküm diyene!.





Bunları Biliyor muydunuz?

Bunları Biliyor muydunuz?

* 1-Che Guevara, 1967 yılında Bolivya’da yakalanıp öldürüldüğünde sırt çantasından; “Atatürk’ün... Büyük NUTKU’nun” çıktığını...”

* 2- Fidel Castro nun:12 Mayıs 1961 tarihinde Havana'da görevli genç Türkiye diplomatı Bilal Şimşir'den ABD NİN BİLGİSİ OLMAMASI şartıyla "Atatürk'ün Büyük Nutuk Kitabını" istediğini... Ve: "Devrimci M.Kemal ATATÜRK varken, Türk gençleri neden kendilerine başka önder arıyorlar?" dediğini,

* 3- 1935'teki Uzun Yürüyüş öncesinde Şankay Meydanı'nda toplanan binlerce Çinliye seslenen Mao'nun ilk sözlerinin : "Ben, Çin'in Atatürk'üyüm. ."olduğunu,

* 4- Yunan başkomutanı Trikopis`in, hiçbir zorlama ve baskı olmadan her Cumhuriyet bayramında Atina'daki Türk büyükelçiliğine giderek, Atatürk`ün resminin önüne geçtiğini ve saygı duruşunda bulunduğunu,

*5- 1938'de, General McArthur'un en zor, en problemli, en buhranlı döneminde, danışman, senatör ve bakanlarından oluşan yüz yirmiden fazla kişiye; "Şu anda hiçbirinizi değil, büyük istidadı ile Mustafa Kemal'i görmek için neler vermezdim" dediğini,

* 6- 1938'de Ata`nın ölümünde Tahran gazetesinde yayınlanan bir şiirde;"Allah bir ülkeye yardım etmek isterse, onun elinden tutmak isterse başına Mustafa Kemal gibi lider getirir" denildiğini,

* 7- 2006'da ise AB Uyum yasaları gereğince devlet dairelerinden Atatürk resimlerinin kaldırılmasının istendiğini ...