CUMHURIYET AHLAK ÜSTÜNLÜĞÜNE DAYANAN BİR ÜLKÜDÜR, CUMHURİYET ERDEMDİR

İSLAMİ UYANIŞ MI? HAŞHAŞİLERİN İKTİDARI MI?

Nurullah AYDIN
6 Haziran 2012 ANKARA


İnsanlık tarihi; dinler ve ideolojilerle, mutlu olmanın sosyal yaşamı düzenlemenin arayışlarıyla doludur.

Her din, her ideoloji; mutlak kendini doğru kabul etmiş inanmayanı yandaş olmayanı ötekileştirmiş ve yok edilmesini amaçlamıştır. İnsan olma gerçeğine varan aydınlarca ise barış içinde bir arada yaşama çabaları ise sürmüştür. İnsan odaklı aydınlar, siyasetçiler ise bunun içinde büyük bedeller ödemişledir.

İslam dünyasında Arap baharı denilen hareketlenme var. Denilen Arap dünyası diktatörlüklerden arınarak özürlüklere demokrasiye kavuşuyor.

Sistemi rejimi kuran batı emperyalizmi yeni yapılanmayı bu şekilde kitlelere sunarken, Müslüman kitleler birbirini öldürmeye yüzyılların birikimi olan kentlerinin yakılıp yıkılmasında öncü rolü oynuyorlar.

Ama Türkiye’de başlayan İslam dünyasını sarmalayan İslami hareketler hakkında birçok kesim farklı tanımlamalar getiriyor.

Oysa olanlara bakıldığında bir İslami akımın güçlendiği ve iktidarlara geldiği görülüyor.

Bu hareket; Haşhaşiler hareketidir.

Haşhaşiler (Arapça: Hashīshīya ya da Hashīshūn), Haşişin ya da Haşhaşiyyin de denir.

8. yüzyılda İsmaililiğin Nizarî kolundan çıkan bu topluluğun 15. yüzyıla dek faaliyetlerini sürdürdükleri sanılmaktadır. Kapalı bir topluluk olan Haşhaşiler radikal bir din akımının takipçileri olarak ortaya çıktılar. Suikasti, Eyyubilere, Selçuklulara ve Abbasilere Tapınak Şövalyelerine Haçlılara karşı siyasi yaptırım aracı olarak kullandılar ayrıca üçüncü haçlı seferi sırasında haçlılara ve tapınak şövalyelerine de suikast yapmışlardır. Avrupa dillerine Haçlı Frankları tarafından taşınan assassin sözcüğünün kökeni haşhaşindir. .

Assassin sözcüğünün kökeni

İngilizcedeki "assassin" sözcüğünün Arapça haşhaşin (afyonkeş) sözcüğünden türediği varsayılır. Hasan Sabbah'ın müritleri, kendilerini "esaslarına bağlı olan" anlamındaki 'Esasiyun' şeklinde adlandırıyorlardı. Bununla birlikte bazılarına göre sözcüğün kökeni Marko Polo'nun 1273'teki Alamut ziyaretini anlattığı anılarında bahsettiği, haşhaştan çok alkollü içecekleri andıran bir uyuşturucudur.

Bazı yazarlara göre de sözcük Hasan'ın takipçileri cümlesinden geliyordu. Bazıları ise, o çağlarda uyuşturucu kullanımı toplumda kabul görmeyen bir alışkanlık olduğundan haşhaşini, yani toplum dışı ve serseri sözcükleriyle bağdaştırdı. Bir başka deyişle, Hasan Sabbah'ın İsmaili örgütünün bu sözcükle anılması uyuşturucu kullandıklarının ispatı olmayabilir. Bir başka rivayete göre, göreve çıkmadan önce sakinleşmek için haşhaş kullandıklarıydı. Bazıları kullandıkları maddenin bir uyarıcı olduğunu ve savaşta onları çılgına çevirdiğini iddia ederler. Bu maddenin erginleme törenlerinde yeni üyeye ölümden sonra kendisini bekleyen ödülleri göstermek için kullanıldığı da söylenir.

Kendilerine ed-da’va-t-ul-cedide (yeni dava, yeni öğreti) ya da fedaayiin (Arapça fedailer –bir amaç uğruna kendini feda etmeye hazır olan) derlerdi.

Haşhaşiler; Hasan Sabbah'ın 1090 yılında Alamut Kalesi'ni almasıyla kurulmuştur. Hasan Sabbah'ın amacı Selçuklu Devleti'nden intikam almaktı. Bunun için Nizamülmülk ve Sultan Melikşah'ı öldürmek istiyordu(Devlet sarayında kovulma mevzusundan dolayı). Hasan Sabbah, Alamut kalesini aldıktan sonra kalede bazı düzenlemeler yaptı; kalenin asma bahçelerini yeniledi, surlarını güçlendirdi. Hasan’ın gençlik yıllarında bir şeyhin ona haşhaş içirmesiyle haşhaşın büyük etkisinde kalmıştı. Haşhaşla birçok kişiyi kandırabileceğini o zaman anlamıştı. Alamut Kalesi’ni aldıktan sonra Hindistan'dan haşhaş meyvesini getirdi.

İslam ülkelerindeki hareketlenme Haşhaşilerin yeniden doğuşu anlamına geliyor mu?

Batı stratejik merkezleri İslam dünyasının zaaflarını iyi tespit ederek istismar etmede 100 yıldır başarılılar.

Önce İngilizler; Arabistan’da Vahhabi hareketini Osmanlı-Türk müslümanlarına karşı örgütlediler.

Sonra İngilizler; Orta Asya’da Cemalettin Afgani’yi, Ortadoğu’da Arap dünyasında Muhammed Abduhu; İslam’ın ilahi mesajdan saptıracak görüş ve düşüncelerle donatarak kullandılar.

Şimdilerde Amerikalılar ve İngilizler kimleri örgütledi ve örgütlüyor?

Günün Sözü: Aklını kullanamayan, okumayan, düşünmeyen, sorgulamayan insanın, köle olması kaçınılmazdır.

.
MUSTAFA KEMAL'İN ÇOCUKLARININ MESAJIDIR:

Bugün, Atamızla aynı iman ve katiyetle söylüyoruz ki,

Milli ülküye, herşeye rağmen tam bir bütünlükle yürümekte olan Türk milleti 'nin (ne mutlu Türküm diyenin) büyük millet olduğunu, bütün medeni alem az zamanda bir kere daha tanıyacaktır.

Asla süphemiz yoktur ki, hızla inkişaf etmekte olan Türklüğün unutulmus büyük medeni vasfı ve büyük medeni kabiliyeti, yarının yüksek medeniyet ufkundan yeni bir günes gibi doğacaktır!

Ne mutlu Türküm diyene!.





Bunları Biliyor muydunuz?

Bunları Biliyor muydunuz?

* 1-Che Guevara, 1967 yılında Bolivya’da yakalanıp öldürüldüğünde sırt çantasından; “Atatürk’ün... Büyük NUTKU’nun” çıktığını...”

* 2- Fidel Castro nun:12 Mayıs 1961 tarihinde Havana'da görevli genç Türkiye diplomatı Bilal Şimşir'den ABD NİN BİLGİSİ OLMAMASI şartıyla "Atatürk'ün Büyük Nutuk Kitabını" istediğini... Ve: "Devrimci M.Kemal ATATÜRK varken, Türk gençleri neden kendilerine başka önder arıyorlar?" dediğini,

* 3- 1935'teki Uzun Yürüyüş öncesinde Şankay Meydanı'nda toplanan binlerce Çinliye seslenen Mao'nun ilk sözlerinin : "Ben, Çin'in Atatürk'üyüm. ."olduğunu,

* 4- Yunan başkomutanı Trikopis`in, hiçbir zorlama ve baskı olmadan her Cumhuriyet bayramında Atina'daki Türk büyükelçiliğine giderek, Atatürk`ün resminin önüne geçtiğini ve saygı duruşunda bulunduğunu,

*5- 1938'de, General McArthur'un en zor, en problemli, en buhranlı döneminde, danışman, senatör ve bakanlarından oluşan yüz yirmiden fazla kişiye; "Şu anda hiçbirinizi değil, büyük istidadı ile Mustafa Kemal'i görmek için neler vermezdim" dediğini,

* 6- 1938'de Ata`nın ölümünde Tahran gazetesinde yayınlanan bir şiirde;"Allah bir ülkeye yardım etmek isterse, onun elinden tutmak isterse başına Mustafa Kemal gibi lider getirir" denildiğini,

* 7- 2006'da ise AB Uyum yasaları gereğince devlet dairelerinden Atatürk resimlerinin kaldırılmasının istendiğini ...