18 Mart Çanakkale Zaferi büyük bir kahramanlık destanı... 18 Mart Çanakkale Zaferi’nin bu yıl 105. yıl dönümü ve birçok kişi Çanakkale ile ilgili şiirleri sözleri araştırıyor. 18 Mart'ta Gelibolu’da büyük bir kahramanlıkla kazanılan zafer, sadece Türklerin değil bütün dünyanın hayatını değiştirdi. 18 Mart Çanakkale Zaferi kutlu olsun !
18 Mart Çanakkale Zaferi, Mustafa Kemal Atatürk’ün askerlerine “Ben size taarruzu emretmiyorum, ölmeyi emrediyorum. Biz ölünceye kadar geçecek zaman zarfında yerimize başka kuvvetler gelir, başka komutanlar hâkim olabilir.” dediği unutulmaz zaferdir. İşte 18 Mart Çanakkale Zaferi hakkında bilinmesi gerekenler...
ÇANAKKALE ZAFERİ MESAJLARI VE SÖZLERİ
* Benimle beraber burada muharebe eden bütün askerler kesin olarak bilmelidir ki bize verilen namus görevini eksiksiz yapmak için bir adım geri gitmek yoktur. Uyku, dinlenme aramanın, bu dinlenmeden yalnız bizim değil, bütün milletimizin sonsuza kadar mahrum kalmasına sebep olacağını hepinize hatırlatırım. (Mustafa Kemal Atatürk)
* Çanakkale Zaferi, Türk askerinin ruh kudretini gösteren şayanı hayret ve tebrik bir misaldir. Emin olmalısınız ki, Çanakkale Muharebelerini kazandıran bu yüksek ruhtur. (Mustafa
Kemal Atatürk)
* Harpte iki meş'um (uğursuz) şey vardır. Bunlardan biri taş duvara körükörüne yüklenmek, diğeri kuvvetleri birtakım ayrı ve bağlantısız harekata dağıtıp körletmektir. Biz bu iki ahmaklığı yapmanın tehlikesiyle karşı karşıyayız. (İngiliz Başbakanı Asquith)
* Ordunun yardımı olmaksızın Filo'nun başarı sağlayabileceği ümidine kapılmıştım; fakat şimdi bu işte müşterek bir harekatın zorunlu olduğunu anlıyorum. (Churchill)
* Türkler, Çanakkale'yi zorlayan çağının en ileri tekniğine sahip güçler karşısına adeta bir kale gibi dikilmişlerdir. (Churchill)
* Bu Türk kıtaatının cesaret, metanet ve se'bat cihetiyle takdir ve senaya liyakati, her şüphenin fevkinde bulunmuştur. Donanmasının ateşiyle de, en müessir surette muavenet gören pek cesur bir düşman taarruzlarına karşı sayısız muharebelerde bu kıtaat mevkilerini muhafaza etmişlerdir. (Alman Generali Uman von Sanders),,
* Avrupa'da hiçbir asker yoktur ki, bu ifadenin altını çiziyorum, * Türklerle mukayese edilebilsin. Almanların müdafaada gayet iyi oldukları kabul olunabilir. Fakat siperlerde onlar dahi Türklerle kıyas edilemez. Misal olarak Gelibolu'yu zikretmek isterim. Orada bizim gemi ateşlerimizle büyük zayiata uğrayan kıtalar, Türk olmasalardı. Yerlerinde kalamaz ve derhal değiştirilirlerdi. Halbuki, Türkler, bütün muharebe müddetince yerlerinde kaldılar. (General Tawshend)
* Çanakkale Boğazı'ndaki Türkler ve Almanlar da 18 Mart'ı aralıksız takip eden sessiz günler, şaşkınlık ve sonra da, büyük bir sevinç uyandırdı. Moral, son derece yüksekti. Kaleler ve tabyalardaki hasar da kolaylıkla giderilmiş olmakla beraber, ağır bataryaların cephane durumu-ciddiyetini koruyordu. (Robert Rhodes James)
* Çanakkale müdafaası, üç mucizeler muharebesidir. Hali kurtardı; maziye hamaset ve
azametini iade etti; vatanımızı bir vatanı ebedi yaptı. (Sami Paşazade Sezai)
* Zafer, “zafer benimdir” diyebilenindir,
* Hiçbir zafere çiçekli yollardan gidilmez.
* Zaferin büyüklüğü, savaşın çetinliği ile ölçülür.
* Zafer, barışın en kısa yoludur.
18 MART’TA NELER OLDU?
İtilaf Devletleri’nin İstanbul’u da alarak İstanbul ve Çanakkale Boğazları’nın kontrolünü ele geçirmek istemesi üzerine ilk hedef Çanakkale Boğazı olmuştur. Ancak saldırıları başarısız olmuş ve geri çekilmek zorunda kalmışlardır.
1) Dünya tarihini değiştiren bir savunma
Çanakkale’de Türklerin kazandığı zafer, İngiliz ve Fransızların müttefikleri olan Rus Çarlığı’na yardım götürememisine neden olmuştur. Böylece Lenin önderliğindeki Bolşevikler devrim yapmış ve Rusya’daki monarşiyi yıkmışlardır. Kurulan Sovetler Birliği savaştan çıkmış ve 1991’e kadar süren bir soğuk savaşın da adımları atılmış oldu.
2) Milli mücadeleye yardım etti
Zafer kazanılmış ama savaş kaybedilmişti. Başkent İstanbul’da İngiliz ve Fransız gemileri demirlemiş, Osmanlı topraklarını paylaşıyorlardı. Ama Çanakkale’de ünü her yere yayılan Mustafa Kemal, bu zaferdeki büyük payı sayesinde duyulmamış olsaydı, 1919 yılının 19 Mayıs’ında Samsun’a çıktığında sonradan Kurtuluş Savaşı’na dönüşecek milli mücadele için bu kadar insanı yanına çekemeyebilirdi.
3) Savaşın düşman yaratmayacağını gösterdi
İngiltere sömürgesi olan Avustralya ve Yeni Zelanda, ANZAC(Australian and New Zealand Army Corps) adındaki birlikleriyle Çanakkale’ye gelmişler, belki de hiç görmedikleri İngiltere ve onun kralı için canlarını vermişlerdi. Savaşların milletlerin değil kişilerin işi olduğunu bilen Atatürk ise, savaşta hayatını kaybeden Anzak askerlerine ve annelerine hitaben söylediği “Onlar bu topraklarda canlarını verdikten sonra bizim de evlatlarımız olmuşlardır.” sözleriyle dünyaya bir kere daha örnek olmuştur.
4) 3 büyükler tek yürek oldu
Türkiye’nin en köklü 3 spor klübü olan Galatasaray, Fenerbahçe ve Beşiktaş’ın sporcuları, Çanakkale’de kazanılan zaferde pay sahibidir. Resmi kayıtlara göre 3 büyüklerde o zamanlarda sporcu olan 30 oyuncu(Galatasaray 23, Fenerbahçe 5, Beşiktaş 2) farklı cephelerde şehit olmuştur. Cephede savaştıktan sonra saatlerce yol gidip İstanbul’da maç yapmaya gelip, maç sonunda tekrar cepheye dönen futbolcuların hikayeleri ise kitaplara konu olmuştur.
5) Yarım milyon insan hayatını kaybetti
Kocaman bir dünya savaşının sadece bir cephesi olsa da, Çanakkale hem kazanan hem de kaybeden için pahalıya mal oldu. 490.000’e yakın askerle gelen işgalci kuvvetler, 300.000’den fazla kayıp verdi. Buna karşılık Osmanlı tarafının 315.000 askerinin 250.000 tanesi ana yurdunu korurken şehit oldu. O tarihe kadar eşi görülmemiş bir cephe olan
Çanakkale, sonucunda toplamda yarım milyondan fazla insan genç yaşta hayatını kaybetti.
6) Ateşkes zamanı
Aylarca süren savaşta, karşılıklı siperlerden birbirlerini yenmeye çalışan iki taraf, bazen ateşkes yapıyordu. Dakikalar önce birbirini öldürmek için karşılıklı ateş eden askerler, ateşkes olduğunda birlikte çalışıp hayatını kaybeden arkadaşlarını gömüyorlardı. Bu da, savaşın dramatik yönünü gözler önüne seren olaylardan birisidir.
7) Hayat o yıl durmuştu
1915 yılında mektepler mezun vermedi, kimse evlenmedi, kimse kendini düşünemedi. Bütün dünya birbirine karşı savaşıyordu ve bu savaşta herkese ihtiyaç vardı. Bunun en büyük örneklerinden birisi ise Tıbbiye’nin 1915 yılında eğitimine 1 yıllık ara vermesidir. Genç yaşlı dinlemeden insanlar savaşa giderken, 1915 yılında hayat durmuştu. Tıbbiyelisinden, mülkiyelisine, müderrisinden dervişine aydın ve eğitimli bir sınıfın da cepheye gönüllü olarak müdahil olmuştu.
Çanakkale, Türk ulusunun bağımsızlık ve hürriyetinin simgesi olmuştur. Her siperde ayrı destan yazan askerlerimiz, bu zaferin sonunda ‘Çanakkale Geçilmez!’ sözünü tarihe yazdırmıştır. Ulu Önder Mustafa Kemal Atatürk’ün komutasındaki Türk ordusu, canı pahasına savaşmış ve destan yazmıştır.
”Çanakkale Zaferi, Türk askerinin ruh kudretini gösteren şayanı hayret ve tebrik bir misaldir. Emin olmalısınız ki, Çanakkale Muharebelerini kazandıran bu yüksek ruhtur.” (M.Kemal Atatürk)
Alıntı: Sözcü
.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder