KENDINI BIL ! TURK OLMAK BIR AYRICALIK VE SANSTIR..
Napeleon Bonaparte;
"İnsanları yücelten iki büyük meziyet vardır, erkeğin cesur, kadının iffetli olması. Bu iki meziyetin yanında bir meziyet daha vardır, vatana her şeyini feda edecek kadar bağlı olmak. Bunlar büyük kahramanlığı, elem ve kedere karşı koymayı doğurur. İşte Türkler, bu çeşit kahramanlardandır."
Chateaubriand;
"Türkler, merhametli ve hoşgörülüdürler. İnanmadıkları gerçeklerin yanıbaşlarında yaşamasına göz yumarlar. Bu, kendi güçlerine gururlu bir şekilde güvenmekten ileri gelse bile pek asilanedir."
Comenlus (Çek bilgini);
"Türkler kahramandırlar; dostlarına zarar vermezler. Yüce Türk milleti tuttuğu eli bırakmaz, sözünden dönmez, iyi ve kötü günlerde dostundan ayrılmaz. Böyle bir ulus ile el ele vermek, yeryüzünde her zorluğu yenmekiçin sonsuz bir güç yetenek kazanmak demektir."
La Martine (Fransız şair ve devlet adamı);
"Türkler, bir ırk ve millet olmak haysiyetiyle yeryüzünün en şerefli insanlarıdır. Karakterleri pek asil ve yücedir. Asaletleri alınlarında ve amellerinde (yaptıklarında) yazılıdır. Onların yurdu efendiler diyarıdır, kahramanlar şehitler ülkesidir. Bence, insaniyete şeref veren böyle bir milletin düşmanı olmak, insanlığın düşmanı olmaktan
farksızdır. Böyle bir lekeden Allah beni korusun!"
Tasso (İtalyan şair);
"Düşmana saldırırken amansız bir kasırgaya, korkunç bir denize ve insafsız bir yıldırıma benzeyen Türk; dost yanında ve silahsız düşman karşısında bir seher yelidir, berrak bir göldür. Gönül açan bu yeli yıldırma, göz kamaştıran bu gölü coşkun bir denize çevirmek, tabiatı da inciten bir gaflet olur."
William Martin
Bütün milletler arasında en namuslu ve dostluk kurmada tereddüt edilmeyecek olan yalnızca Türklerdir. Henüz yabancı etkisi altında kalmamış olan bir köye gidecek olursanız; gerçek misafirperverliğin ne demek olduğunu orada görüp, öğrenirsiniz."
La Martine (Fransız şair ve devlet adamı);
Irk ve millet olarak Türkler, bence geniş imparatorluklar içinde yaşayan kavimlerin en asili ve başta gelenidir. Dini, sosyal ve örfi faziletleri, tarafsız kimseler için birer takdir ve hayranlık kaynağıdır."
Demirbaş Şarl (İsveç Kralı);
"Poltava'da esir oluyordum. Bu benim için bir ölümdü, kurtuldum. Buğ nehri önünde tehlike daha kuvvetli olarak belirdi; önümde su, ardımda düşman, tepemde cehennemler püsküren güneş... Su beni boğmak, düşman beni parçalamak, güneş beni eritmek istiyordu; yine kurtuldum. Fakat bugün esirim, Türklerin esiriyim. Demirin ateşin ve suyun yapamadığını Türkler bana yaptılar, beni esir ettiler. Yalnız ayağımda zincir yok, zindanda da değilim; İstediğimi yapıyorum. Fakat bu defa da şevkatin, asaletin, nezaketin esiriyim. Türkler beni işte bu elmas bağa sardılar. Bu kadar alicenap, bu kadar asil, bu kadar nazik bir milletin arasında hür bir esir olarak yaşamak, bilsen ne kadar tatlı."
M. Montecuccoli (Avusturyalı komutan);
"Türkler ölmeyi biliyorlar, hem de iyi biliyorlar. Bende ölmeyi bilen bir milletin yenilmeyeceğini bilecek kadar deneyimliyim. Burada hiç yoktan ordular kurmak ve bu orduları ölüme sürüklemek mümkün. Bu imkanlardan bol bol faydalanıyorum. Fakat, meydana getirdiğim orduları sendeleten bir engel var; Türklerin yaşayan hatıraları. Üç-dört yüzyıl önce her kudreti ve her milleti yenen Türkler, şimdi de silinmez hatıraları ile her teşebbüsü sendeletiyorlar. Hemen her yürekte bu korkuyu seziyorum. Demek ki yalnız Türkleri değil, onların tarihini de yenmek lazım. Bu durumda ben, Türklerin düzinelerle milleti idare etmelerindeki sırrı da anlıyorum. Onlar milletleri bir kere yeniyor fakat, kazandıkları zaferleri ruhlara ve nesillere işliyorlar."
Pierre Loti;
"Türk, asillerin asilidir. Yapayı olmayan, gösterişi bulunmayan bu pek yüce asalet ona tabiatın hediyesidir."
Çarnayev (Rus komutan);
"Türklerin sonsuz bir cesareti değil, iradeleri sersemleştiren bir sihirbaz zekası vardır. İşte Türk, bu zekası ile zafer kazanır, uygarlıklar yaratır ve insanlık dünyasında en şerefli hizmeti başarır. Zaten Avrupa'nın yarısını yüzyıllarca boyundurluk altına almak başka türlü mümkün olamazdı."
La Martine (Fransız şair ve devlet adamı);
"Türkler bir ırk ve bir millet olarak yeryüzünün en şerefli insanlarıdır."
Towsend (İngiliz komutan);
"Savaşın zevkini almak isteyen herkes Türklerle savaşmalıdır."
Lady Mary Wortley Montagu;
"Türk kadınlarının en büyük süsü Türk oluşlarıdır. Onlar süslenmek için elmas veya zümrüt takınmıyorlar, belki üzerlerinde taşıdıkları o taşları süslemiş ve kıymetlendirmiş oluyorlar. Çünkü, her Türk kadını canlı bir inci ve paha biçilmez bir pırlantadır."
Decamps (Fransız ressam);
"Türk'ün güzel yüzünü, kuvvetli endamını, pırıltılı kostümünü, zarif tavırlarını, kibar gülüşünü, aslanca kükreyişini fırçayla göstermek mümkündür. Fakat, zor olan, Türk'ün özünü göstermektir. Öz, ay ışığı gibi görülür, fakat gösterilemez."
William Pitt (İngiliz devlet adamı);
"Türklerin biricik sevdiği şey hak ve hakikattir. Ve hiçbir haksızlık yapmadıkları halde, haksızlığa uğramışlardır."
Hammer (Ünlü tarihçi);
"Türk; Heredot'tan, Tevrat'tan çok eski yüzyılların tanıdığı bir ulustur. Sadelik içinde görkemi, sükunet içinde ihtişamı, tahakküm kabul etmeyen bir yüreklilik, alabildiğine geniş bir fetih aşkı, sonsuz bir teşebbüs kabiliyeti, bölgelere uymaktan çok, bölgeleri kendine uydurma zevki ve alışkanlığı Türk milletinin asırlar dolduran tarihinde açıkça görülür."
Semame İbn-i Eşreş;
"Türk korkmaz, korkutur. Bir şey isterse onu yapmadıkça vazgeçmez. Hangi işe el atarsa başarır."
Sir Mark Sykes;
"Eğer kendilerini tanımış olsaydınız, Türklere hayran olurdunuz."
Von Der Goltz;
"Türkler dünyanın en mert insanları, en iyi ve asil milletidir."
Gelland (Fransız bilgini);
"Türkçeyi öğrenmek benim için büyük bir mutluluk oldu. Çünkü, Türk'ü anlamak için kendisiyle mutlaka tercümansız konuşmalıdır. Tercüman ışığı örten zevksiz bir perde oluyor."
Albert Einstein (Fizik bilgini);
"Türk askeri cesurdur. Anavatanını sever ve onun için gerekirse çekinmeden canını feda eder."
Bu yazıdaki dünya ünlülerinin Türkler ile ilgili düşüncelerini "Türkler Ermenilere soy kırımı uygulamışlardır" diyen iç ve dış menfaat odaklarının ve de Türklüğü kendisine bir türlü yakıştıramayan devlet adamlarımızın da okuyup, feyz almalarını, düştükleri hatayı birazcık olsun anlamalarını, Türk olmanın bir ayrıcalık ve şans olduğunu kabul etmelerini dilerim.
Türk olmanın bir suç kabul edildiği bir dönem içinde yaşıyoruz. İçte ve dışta bizleri yok farz edip, şamar oğlanı gibi sağlı sollu kroşelerle abandone etmeye çalışıyorlar.
Bunun bir kabus olduğunu ve bu rüyadan hep birlikte esenliğe çıkacağımızı ümit ediyorum.
Bu milletin tek sahibi var: Kendisi!
Yüksek Türk! Senin için yüksekliğin hududu yoktur. İşte parola budur. Türk gençliği gayeye, bizim yüksek idealimize durmadan, yorulmadan yürüyecektir. Biz de bunu görmekle bahtiyar olacağız. -Mustafa Kemal Atatürk
MUSTAFA KEMAL'İN ÇOCUKLARININ MESAJIDIR:
Bugün, Atamızla aynı iman ve katiyetle söylüyoruz ki,
Milli ülküye, herşeye rağmen tam bir bütünlükle yürümekte olan Türk milleti 'nin (ne mutlu Türküm diyenin) büyük millet olduğunu, bütün medeni alem az zamanda bir kere daha tanıyacaktır.
Asla süphemiz yoktur ki, hızla inkişaf etmekte olan Türklüğün unutulmus büyük medeni vasfı ve büyük medeni kabiliyeti, yarının yüksek medeniyet ufkundan yeni bir günes gibi doğacaktır!
Ne mutlu Türküm diyene!.
Bugün, Atamızla aynı iman ve katiyetle söylüyoruz ki,
Milli ülküye, herşeye rağmen tam bir bütünlükle yürümekte olan Türk milleti 'nin (ne mutlu Türküm diyenin) büyük millet olduğunu, bütün medeni alem az zamanda bir kere daha tanıyacaktır.
Asla süphemiz yoktur ki, hızla inkişaf etmekte olan Türklüğün unutulmus büyük medeni vasfı ve büyük medeni kabiliyeti, yarının yüksek medeniyet ufkundan yeni bir günes gibi doğacaktır!
Ne mutlu Türküm diyene!.
Bunları Biliyor muydunuz?
Bunları Biliyor muydunuz?
* 1-Che Guevara, 1967 yılında Bolivya’da yakalanıp öldürüldüğünde sırt çantasından; “Atatürk’ün... Büyük NUTKU’nun” çıktığını...”
* 2- Fidel Castro nun:12 Mayıs 1961 tarihinde Havana'da görevli genç Türkiye diplomatı Bilal Şimşir'den ABD NİN BİLGİSİ OLMAMASI şartıyla "Atatürk'ün Büyük Nutuk Kitabını" istediğini... Ve: "Devrimci M.Kemal ATATÜRK varken, Türk gençleri neden kendilerine başka önder arıyorlar?" dediğini,
* 3- 1935'teki Uzun Yürüyüş öncesinde Şankay Meydanı'nda toplanan binlerce Çinliye seslenen Mao'nun ilk sözlerinin : "Ben, Çin'in Atatürk'üyüm. ."olduğunu,
* 4- Yunan başkomutanı Trikopis`in, hiçbir zorlama ve baskı olmadan her Cumhuriyet bayramında Atina'daki Türk büyükelçiliğine giderek, Atatürk`ün resminin önüne geçtiğini ve saygı duruşunda bulunduğunu,
*5- 1938'de, General McArthur'un en zor, en problemli, en buhranlı döneminde, danışman, senatör ve bakanlarından oluşan yüz yirmiden fazla kişiye; "Şu anda hiçbirinizi değil, büyük istidadı ile Mustafa Kemal'i görmek için neler vermezdim" dediğini,
* 6- 1938'de Ata`nın ölümünde Tahran gazetesinde yayınlanan bir şiirde;"Allah bir ülkeye yardım etmek isterse, onun elinden tutmak isterse başına Mustafa Kemal gibi lider getirir" denildiğini,
* 7- 2006'da ise AB Uyum yasaları gereğince devlet dairelerinden Atatürk resimlerinin kaldırılmasının istendiğini ...
* 1-Che Guevara, 1967 yılında Bolivya’da yakalanıp öldürüldüğünde sırt çantasından; “Atatürk’ün... Büyük NUTKU’nun” çıktığını...”
* 2- Fidel Castro nun:12 Mayıs 1961 tarihinde Havana'da görevli genç Türkiye diplomatı Bilal Şimşir'den ABD NİN BİLGİSİ OLMAMASI şartıyla "Atatürk'ün Büyük Nutuk Kitabını" istediğini... Ve: "Devrimci M.Kemal ATATÜRK varken, Türk gençleri neden kendilerine başka önder arıyorlar?" dediğini,
* 3- 1935'teki Uzun Yürüyüş öncesinde Şankay Meydanı'nda toplanan binlerce Çinliye seslenen Mao'nun ilk sözlerinin : "Ben, Çin'in Atatürk'üyüm. ."olduğunu,
* 4- Yunan başkomutanı Trikopis`in, hiçbir zorlama ve baskı olmadan her Cumhuriyet bayramında Atina'daki Türk büyükelçiliğine giderek, Atatürk`ün resminin önüne geçtiğini ve saygı duruşunda bulunduğunu,
*5- 1938'de, General McArthur'un en zor, en problemli, en buhranlı döneminde, danışman, senatör ve bakanlarından oluşan yüz yirmiden fazla kişiye; "Şu anda hiçbirinizi değil, büyük istidadı ile Mustafa Kemal'i görmek için neler vermezdim" dediğini,
* 6- 1938'de Ata`nın ölümünde Tahran gazetesinde yayınlanan bir şiirde;"Allah bir ülkeye yardım etmek isterse, onun elinden tutmak isterse başına Mustafa Kemal gibi lider getirir" denildiğini,
* 7- 2006'da ise AB Uyum yasaları gereğince devlet dairelerinden Atatürk resimlerinin kaldırılmasının istendiğini ...