CUMHURIYET AHLAK ÜSTÜNLÜĞÜNE DAYANAN BİR ÜLKÜDÜR, CUMHURİYET ERDEMDİR

Montreux Boğazlar Sözleşmesi (20 Temmuz 1936)

Montrö Boğazlar Sözleşmesi, İstanbul ve Çanakkale Boğazlarından geçiş rejimini ve boğazlarda güvenlik işlerini düzenleyen sözleşmedir. 

20 Temmuz 1936’da İşviçre’nin Montreux (Montrö) kentinde;
Bulgaristan, Fransa, Büyük Britanya (İngiltere), Avustralya, Yunanistan, Japonya, Romanya, Sovyetler Birliği, Yugoslavya ve Türkiye arasında imzalandı.

Montrö Boğazlar Sözleşmesi’ne giden süreci tam olarak kavrayabilmek için 24 Temmuz 1923 tarihinde imzalanan ve Türkiye’nin boğazlar üzerindeki egemenlik hakları kısıtlayan Lozan Antlaşması’na değinmek gerekir:

Lozan Anlaşması’ndaki Boğazlarla ilgili düzenlemeler şöyleydi:

- Barış zamanında boğazlardan geçiş serbest olacak

- Çıkacak herhangi bir savaşta Türkiye tarafsız ise, geçişler yine serbest olacaktı.

- Türkiye savaşa girmiş ise, tarafsız gemilere ve uçaklara, düşmana yardım etmemek şartıyla geçiş serbest olacaktı. Ancak düşman gemileri ve uçakları ile ilgili olarak Türkiye istediği kararı alabilecekti.

- Barış zamanında, Karadeniz’e doğru geçişte Karadeniz’e sınır olan devletlerden en güçlü donanmaya sahip olanından daha fazla gemi ve uçak geçmeyecekti. Bunun dışında savaş gemileri ve uçaklarına geçiş serbest olacaktı. Ancak bu geçişlerden doğacak sonuçlar Türkiye için sorumluluk doğurmayacaktı.

Lozan Antlaşması’nda yer alan Boğazlar ile ilgili maddenin özellikle aşağıdaki hükümleri Türkiye’nin hem güvenliği açısından sakıncalar doğuruyor hemde Boğazlar üzerindeki egemenliğini kısıtlıyordu çünkü bu hükümler nedeniyle Türkiye Boğazlarda asker bulunduramıyor ve Boğazlardan geçişleri denetleyemiyordu.

Bu hükümler:

- Boğazların savunması ve güvenliği sözleşmeyi imza eden devletlerle Milletler Cemiyeti’nin güvencesi altında olacak

- Boğazların iki yakası asker ve silahtan arındırılacaktı

- Boğazlardan geçişleri düzenlemek üzere bir uluslararası komisyon (kurul) oluşturulacaktı

Türkiye Lozan Antlaşması’yla birlikte imzalanan Boğazlar Sözleşmesi ile oluşan kısıtlamalardan dolayı endişeliydi ancak sözleşmenin imzalandığı tarihlerdeki silahsızlanma ümitlerine güveniyordu.

İtalya’nın Habeşiştan’ı işgal etmesi, Japonya’nın Mançurya’ya saldırması, Almanya’nın Versay Antlaşmasını hiçe sayarak askersiz bölge olarak kabul edilen Ren Bölgesi’ni silahlandırması ve Avusturya’nın zorunlu askerliği yeniden başlatması Avrupa’da yeni bir savaşın sinyallerini göstermeye başladı ve ülkeler arasındaki silahlanma yarışı tekrardan başladı. 
Bu durum karşısında Türkiye 1933’te Londra’daki Silâhsızlanma Konferansı’nda Boğazlarda güvenliğin, savunmanın ve egemenlik haklarının koruması bakımından Lozan Antlaşması’nda yer alan Boğazların silahtan ve askerden arındırılması hükmünün değişmesini ve Boğazlar Komisyonu’nun kaldırılmasını dile getirdi. Lozan Antlaşması’nı imzalayan devletler arasında İtalya dışında bütün taraf devletler bu notaya olumlu cevap verdiler. Bunun üzerine Türkiye’nin değişiklik isteklerinin görüşülmesi amacıyla 22 Haziran 1936’da İşviçre’nin Montreux (Montrö) kentinde bir konferans düzenlendi ve iki ay süren görüşmeler sonucunda 20 Temmuz 1936' de Montrö Boğazlar Sözleşmesi imzalandı.

İtalya ilk zamanlar böyle bir sözleşmeyi kabul etmemiş ancak daha sonra 2 Mayıs 1938’de Montrö Boğazlar Sözleşmesi’ni imzalamıştır. Böylece İtalya da Boğazlar üzerinde Türkiye’nin üstünlüğünü kabul etmiştir.


Montrö Boğazlar Sözleşmesi’nin maddeleri: 

- Lozan Antlaşması ile kurulmuş olan Boğazlar Komisyonu kaldırıldı ve bu komisyonun görev ve yetkileri Türkiye’ye devredildi.

- Lozan Antlaşması ile Boğazların iki yakasında askersiz duruma getirilmiş olan alandaTürkiye’nin asker bulundurması ve tahkimat yapması(savunma tedbirleri)kabul edildi.

- Ticaret gemilerinin Boğazlardan geçişi serbest bırakıldı.

- Savaş gemilerinin Boğazlardan geçiş serbestisi Türkiye ve Karadeniz’de kıyısı olan devletlerin güvenliği ön planda tutularak sınırlandırıldı. Savaş gemilerinin cinsi, büyüklüğü ve toplam tonajı sınırlandırıldı. Ayrıca boğazlardan geçecek savaş gemileri önceden Türk Devletinden izin alacaktır.

- Türkiye tarafsız ve savaş dışı ise savaşan tarafların savaş gemileri Boğazlardan geçemeyecektir. 

Türkiye bir savaşa girerse veya kendisini yakın bir savaş tehdidi altında görürse, diğer devletlerin savaş gemilerinin Boğazlardan geçişini kendi takdirine göre belirleyecek. Bu sınırlamalar büyük ölçüde, Sözleşme’nin 18.maddesinde Karadeniz’de kıyısı bulunan devletlere tanınan kotalarla kendisini göstermekte bununla birlikte de Karadeniz’den Akdeniz’ geçiş konusunda bir takım sınırlamalara gidildiği görünmektedir.

Sözleşmede Karadeniz ve Akdeniz dengesinin korunması ise 19, 20 ve 21. Maddeleri ile Türkiye’ye tanınan takdir hakkı ile sağlanmıştır.

Montrö Boğazlar Sözleşmesi’nin Önemi:

- Montrö Boğazlar Sözleşmesi Türk-Sovyet ilişkilerinde ayrılığın ilk adımını oluşturmuştur. 

- Türkiye’nin Rusya ve İngiltere ile ilişkilerinde yeni gelişmelerin başlangıcı olmuştur.
Türkiye eski dostu Sovyetler Birliği’nden çok yeni dostu İngiltere’ye bağlanmıştır.

- Montrö Konferansı’nda gerçekleşen Türk-İngiliz yakınlaşması konferansta en önemli gelişmelerden biri olmuştur. (Not: İngiltere’nin rızası olmasaydı Boğazlarla ilgili değişiklikler bu derece mümkün olamazdı. İngiltere’nin Türkiye’ye karşı bu yakın davranışı İtalya’nın Doğu Akdeniz’de ortaya çıkardığı tehditten doğmuştur. Bu nedenle İngiltere Türkiye’yi kendi tarafına çekmek istemiştir.)

- Montrö Boğazlar Sözleşmesi ile Lozan Antlaşması’nda Boğazlarla ilgili Türkiye’nin egemenliğini zedeleyen hükümler kaldırılmış ve. böylece Boğazlarda Türk egemenliği kesinleşmiştir. Türkiye’nin uluslararası alanda saygınlığı ve önemi artmıştır.





Montreux Boazlar Sözlemesi Tam Metni
(20 Temmuz 1936)

BOĞAZLAR REJİMİNE İLİŞKİN OLARAK, MONTREUX'DE 20 TEMMUZ 1936’ DA İMZALANAN SÖZLEME 

MAJESTE BULGARLAR KRALI, FRANSA CUMHURYETBAKANI, MAJESTE BÜYÜK BRT ANY A, RLANDA VE DENZLER ÖTESBRT ANY A ÜLKELERKRALI, HNDST AN MP ARA TORU, MAJESTE ELENLER KRALI, MAJESTE JAPONYA MPARATORU, MAJESTE ROMANYA KRALI, TÜRKYE CUMHURYETBAKANI, SOVYET SOSYALST CUMHURYETLERBRLGMERKEZYÜRÜTME KOMTESI VE MAJESTE YUGOSLAVYA KRALI;

"Boazlar" genel deyimiyle belirtilen Çanakkale Boazı, Marmara Denizi ve Karadeniz Boazı'ndan geçii ve gemilerin-gidigeliini (ulaımı), Lozan'da, 24 Temmuz 1923 tarihinde imzalanmıolan BarıAndlamasının 23. maddesiyle saptanmıilkeyi(1), Türkiye'nin güvenlii ve Karadeniz'de, kıyıdaDevletlerin güvenlii çerçevesinde koruyacak biçimde, düzenlemek isteiyle duygulu olarak;

İşbu Sözlemeyi, 24 Temmuz 1923’de Lozan'da imzalanmıolan Sözlemenin(2) yerine koymayı kararlatırmılar ve Tam yetkili Temsilcilerini aaıda belirtildii üzere atamılardır:

MAJESTE BULGARLAR KRALI:

Doktor Nicolas P.NICOLAEV, Tam yetkili Ortaelçi, Dıileri ve Mezhepler Bakanlıı Genel Sekreteri;

B.Pierre NEICOV, Tam yetkili Ortaelçi, Dıileri ve Mezhepler Bakanlıı Siyasal İşler Müdürü.

FRANSA CUMHURYETBAKANI:

B.PAUL-BONCOUR, Senatör, Milletler Cemiyeti'nde Fransa'nın Sürekli Temsilcisi, eski Babakan, eski Dıileri Bakanı, Légion d'honneur nianının Chevalier rütbesi, SavaHaçı nianı;

B.HENRI PONSOT, Fransa Cumhuriyeti'nin Ankara'da Olaanüstü ve Tam yetkili Büyükelçisi, Légion d'honneur nianının Grand Officier rütbesi.

MAJESTE BÜYÜK BRTANYA, RLANDA VE DENZLER ÖTESBRTANYA ÜLKELERKRALI, HNDSTAN MPARATORU:

BÜYÜK BRTANYA, KUZEY RLANDA VE BRTANYA MPARATORLUGUNUN BREYSEL OLARAK MLLETLER CEMYET'NE ÜYE OLMA Y AN BÜTÜN PARÇALARI N:

Çok Sayın Lord STANLEY, P.C., M.C., M.P., Amirallik Dairesinde Parlamento Üyesi Müstear; 


AVUSTRALYA COMMONWEALTHI'I IÇIN:

Çok Sayın Stanley Melbroune BRUCE, C.H., M.C., Avustralya Commenwealth'inin Londra'da Yüksek Komiseri.

MAJESTE ELENLER KRALI:

B.Nicolas POLITIS, Yunanistan'ın Paris'te Olaanüstü Temsilcisi ve Tam yetkili Ortaelçisi, eski Dıileri Bakanı;

B.Raoul BIBICA-ROSETTI, Yunanistan'ın Milletler Cemiyeti'nde Sürekli Temsilcisi.

MAJESTE JAPONYA MPARATORU:

B.Naotake SATO, Judammi, Doan-Güney nianının Büyük-Kordan rütbesi, Paris'te

Olaanüstü Temsilci ve Tam yetkili Büyükelçi;

B.Massa-aki HOTTA, Jushii, Do
an-Güney nianının kinci Sınıf rütbesi, Bern'de

Olaanüstü Temsilci ve Tam yetkili Ortaelçi. 

MAJESTE ROMANYA KRALI:

B.Nicolas TITULESCO, Dıileri Bakanı;

B.Constantin CONTZESCO, Tam yetkili Ortaelçi, Tuna ve Avrupa Uluslararası

Komisyonlarında Romanya Temsilcisi;

B.Vespasien PELLA, La Haye'de Ola
anüstü Temsilci ve Tam yetkili Ortaelçi,


TÜRKYE CUMHURYETBAKANI:

Dr.Tevfik Rütü ARAS, Dıileri Bakanı, zmir Milletvekili;

B.Suad DAVAZ, Türkiye Cumhuriyeti'nin Paris'te Olaanüstü ve Tam yetkili B ü yü k e l ç i s i ;

B.Numan MENEMENCIOGLU, Türkiye Büyükelçisi, Dıileri Bakanlıı Genel Sekreteri;

B.Asım GÜNDÜZ, Korgeneral, Genelkurmay kinci Bakanı;

B.Necmeddin SADAK, Türkiye'nin Milletler Cemiyeti'nde Sürekli Temsilcisi, Sivas

Milletvekili, Dıileri Komisyonu Raportörü.

SOVYET SOSYALST CUMHURYETLERBRLİĞİ MERKEZYÜRÜTME

KOMTES:

B.Maxime LITVINOFF, Sovyet Sosyalist Cumhuriyetleri Birlii Merkezi Yürütme

Komitesi Üyesi, Dıileri Halk Komiseri. 

MAJESTE YUGOSLAVYA KRALI:

B.Ivan SOUBBOTITCH, Yugoslavya'nın Milletler Cemiyeti'nde Sürekli Temsilcisi. 


BU TEMSILCILER, yetki belgelerini gösterdikten ve bu belgeler usulüne uygun ve geçerli kabul edildikten sonra, aaıdaki hükümetler üzerinde anlamaya varmılardır:

MADDE 1.
Bagıtlı Yüksek Taraflar, Boazlar'da denizden geçive gidi-geli(ulaım) özgürlüü ilkesini kabul ederler ve dorularlar.

Bu özgürlüün kullanılıı bundan böyle ibu Sözleme hükümleriyle düzenlenmitir. 

KESIM I. TICARET GEMILERI

MADDE 2.


Barızamanında, ticaret gemileri, gündüz ve gece, bayrak ve yük ne olursa olsun, aaıdaki 3. madde hükümleri saklı kalmak üzere, hiçbir ilem (formalite) olmaksızın, Boazlar'dan geçive gidi-geli(ulaım) tam özgürlüünden yararlanacaklardır. Bu gemiler, Boazlar'in bir limanına uramaksızın transit geçerlerken, Türk makamlarınca, alınması ibu Sözlemesinin I ayili Ek'inde öngörülen vergilerden ve harçlardan baka, bu gemilerden hiçbir vergi ya da harç alınmayacaktır.

Bu vergilerin ya da harçların alınmasını kolaylatırmak üzere, Boazlar'dan geçecek ticaret gemileri, 3. maddede belirtilen istasyonun görevlilerine adlarını, uyrukluklarını, tonajlarını, gidecekleri yer ve nereden geldiklerini bildireceklerdir.

Kılavuzluk ve yedekçilik (römorkörcülük) istee balı kalmaktadır. 

MADDE 3.

Ege Denizi'nde ya da Karadeniz'den Boazlar'a giren her gemi, uluslararası salık kuralları çerçevesinde Türk yasalarıyla konulmuolan salık denetimi için, Boazlar'ın giriine yakın bir salık istasyonunda duracaktır. Bu denetim, bir temiz salık belgesi (patentesi) ya da ibu maddenin 2. fıkrasındaki hükümlerin kapsamına girmediklerini dorulayan bir salık bildirisi gösteren gemiler için, gündüz ve gece, olabilen en büyük hızla yapılacak ve bu gemiler Boazlar'dan geçileri sırasında baka hiçbir duruzorunda bırakılmayacaklardır.

çinde veba, kolera, sari humma, lekeli humma (typhus exanthématique) ya da çiçek hastalıı olayları bulunan ya da yedi günden az bir süre önce bu hastalıklar bulunmuolan gemilerle, bulaık bir limandan bekez yirmi-dört saatten az bir süreden beri ayrılmıolan gemiler, Türk makamlarının gösterebilecekleri salık koruma görevlilerini gemiye almak üzere, salık istasyonunda duracaklardır. Bu yüzden, hiçbir vergi ya da harç alınmayacaktır; salık koruma görevlileri Boazlar'in çıkısında bir salık istasyonunda gemiden indirileceklerdir.

MADDE 4.

Savazamanında, Türkiye savaan deilse, ticaret gemileri, bayrak ve yük ne olursa olsun, 2. ve 3. maddelerde öngörülen koullar içinde Boazlar'dan geçive gidi-geli(ulaım) özgürlüünden yararlanacaklardır.

Kılavuzluk ve yedekçilik (römorkörcülük) istee balı kalmaktadır. 


MADDE 5.

Savazamanında, Türkiye savaansa, Türkiye ile savata olan bir ülkeye balı olmayan ticaret gemileri, dümana hiçbir biçimde yardim etmemek kouluyla, Boazlar'da geçive gidi-geli(ulaım) özgürlüünden yararlanacaklardır.

Bu gemiler Boazlar'a gündüz girecekler ve geçi, her seferinde, Türk makamlarınca gösterilecek yoldan yapılacaktır.

MADDE 6.

Türkiye'nin kendisini pek yakın bir savatehlikesi tehdidi karsısında sayması durumunda, 2. madde hükümlerinin uygulanması yine de sürdürülecektir; ancak, gemilerin Boazlar'a gündüz girmeleri ve geçisin, her seferinde, Türk makamlarınca gösterilen yoldan yapılması gerekecektir.

Kılavuzluk, bir durumda, zorunlu kılınabilecek, ancak ücrete balı olmayacaktır. 

MADDE 7.

"Ticaret gemileri" terimi, ibu Sözlemenin II. Kesiminin kapsamına girmeyen bütün gemilere uygulanır.

KESM II. SAVAGEMLERİ 

MADDE 8.

İşbu Sözleme bakımından, savagemilerine ve bu gemilerin nitelikleriyle tonajlarının hesabı için uygulanacak tanımlama, ibu Sözlemenin II sayılı Ek'inde yer alan tanımlamadır.

MADDE 9.

Deniz kuvvetlerinin, sivil olsun ya da olmasın, yakıt taımak için özellikle yapılmıolan yardımcı gemileri, 13. maddede belirtilen ön-bildirim kouluna balı tutulmayacaklar ve, Boazlar'i tek baslarına geçmek kouluyla, 14. ve 18. maddeler gereince sınırlamaya balı tonajlar hesabına katılmayacaklardır. Bununla birlikte, bu gemilerin, öteki geçikoulları bakımından, savagemileriyle bir tutulmaları süre gidecektir.

Bir önceki fıkrada belirtilen yardımcı gemiler, öngörülen kurul dıılıktan, ancak silahları: yüzer hedeflere karsı en çok 105 milimetre çapında iki toptan, hava hedeflerine karsı en çok 75 milimetre çapında iki silahtan çok deilse yararlanabileceklerdir.

MADDE 10.

Barızamanında, hafif su üstü gemileri, küçük savagemileri ve yardımcı gemiler, ister Karadeniz'e kıyıdaolan ister olmayan Devletlere balı bulunsunlar, bayrakları ne olursa olsun, Boazlar'a gündüz ve aaıdaki 13. ve sonraki maddelerde öngörülen koullar içinde girerlerse, hiçbir vergi ya da harç ödemeksizin, Boazlar'dan geçiözgürlüünden yararlanacaklardır.

Yukarıdaki fıkrada belirtilen sınıflara giren gemiler dıında kalan savagemilerinin ancak 11. ve 12. maddelerde öngörülen özel koullar içinde geçihakları olacaktır. 


MADDE 11.

Karadeniz'e kıyıdaDevletler, 14. maddenin 1. fıkrasında öngörülen tonajdan yüksek bir tonajda bulunan hattiharp gemilerinin (1) Boazlar'dan geçirebilirler; su koulla ki, bu gemiler Boazlar'i ancak tek baslarına ve en çok iki torpido (2) esliinde geçerler.

MADDE 12.

Karadeniz'e kıyıdaDevletler, bu deniz dıında yaptırdıkları ya da satın aldıkları denizaltılarını, tezgaha koyutan ya da satın alıtan Türkiye'ye vaktinde haber verilmise, deniz üslerine katılmak üzere Boazlardan geçirme hakkına sahip olacaklardır.

Söz edilen Devletlerin denizaltıları, bu konuda Türkiye'ye ayrıntılı bilgiler vaktinde verilmek kouluyla, bu deniz dıındaki tezgahlarda onarılmak üzere de Boazlardan geçebileceklerdir.
Gerek birinci gerek ikinci durumda, denizaltıların gündüz ve su üstünden gitmeleri ve Boazlar'dan tek balarına geçmeleri gerekecektir.

MADDE 13.

Savagemilerinin Boazlar'dan geçmesi için, Türk Hükümetine diplomasi yoluyla bir ön- bildirimde bulunulması gerekecektir. Bu ön-bildirimin olaan süresi sekiz gün olacaktır; ancak, Karadeniz kıyıdaı olmayan Devletler için bu sürenin onbegüne çıkartılması istenmee deer sayılmaktadır. Bu ön-bildirimde gemilerin gidecekleri yer, adi, tipi, ayisi ile gidiiçin ve gerekirse, dönüiçin geçitarihleri belirtilecektir. Her tarih deiikliinin üç günlük bir ön-bildirim konusu olması gerekecektir.

Gidiiçin geçite Boazlar'a giriin, ilk ön-bildirimde belirtilen tarihten balayarak begünlük bir süre içinde yapılması gerekecektir. Bu sürenin bitiminden sonra, ilk ön bildirim için olan ayni koullar içinde yeni bir ön-bildirimde bulunulması gerekecektir.

Geçisırasında, Deniz Kuvvetinin Komutanı, durmak zorunda olmaksızın, Çanakkale Boazı'nın ve Karadeniz Boazı'nın giriindeki bir iaret istasyonuna, komutası altında bulunan kuvvetin tam kurulusunu bildirecektir.

MADDE 14.

İşbu Sözlesme'nin 11. maddesinde ve III ayili Ek'inde öngörülen koullar dıında, Boazlar'da transit geçiste bulunabilecek bütün yabancı deniz kuvvetlerinin en yüksek
(tavan) toplam tonajı 15.000 tonu asmayacaktır.

Bununla birlikte, bir önceki fıkrada belirtilen kuvvetler dokuz gemiden çok gemi içermeyeceklerdir.
Karadeniz'e kıyıdaolan ya da olmayan Devletlerin, 17. madde hükümleri uyarınca Boazlar'daki bir limanı ziyaret eden gemileri bu tonaja katılmayacaktır.

Geçisırasında bir avaryaya uramıolan savagemileri de bu tonaja katılmayacaktır; bu gemiler, onarım sırasında, Türkiye'ce yayımlanan özel güvenlik hükümlerine balı tutulacaklardır. 


MADDE 15.

Boazlar'da transit olarak bulunan savagemileri taımakta olabilecekleri uçakları (1); hiçbir durumda, kullanamayacaklardır.

MADDE 16.

Boazlar'da transit olarak bulunan savagemileri, avarya (2) ya da geminin teknik yönetimine balı olmayan bir aksaklık (3) durumları dıında, geçileri için gerekli süreden daha uzun süre Bogazlar'dan kalamayacaklardır.

MADDE 17.

Yukarıdaki maddelerin hükümleri, herhangi bir tonajda ya da kuruluta olan bir deniz kuvvetinin, Türk Hükümetinin çarısı üzerine, Boazlar'daki bir limana sınırlı bir süre için bir nezaket ziyaretinde bulunmasına hiçbir biçimde engel olmayacaktır. Bu kuvvet, 10., 14. ve 18. maddeler hükümleri uyarınca, Boazlar'dan transit olarak geçmek için istenilen koullar içinde bulunmuyorsa, Boazlar'dan, giriiçin izledii yoldan ayrılacaktır.

MADDE 18.

1.
Karadeniz kıyıdaı olmayan Devletlerin barızamanında bu denizde bulundurabilecekleri

toplam tonaj aaıdaki gibi sınırlandırılmıtır.

a) Aaıda b) paragrafında öngörülen durum dıında, sözü geçen Devletlerin toplam

tonajı 30.000 tonu asmayacaktır;

b) Herhangi bir anda, Karadeniz'in en güçlü donanmasının (filosunun) tonajı ibu Sözlemenin imzalanması tarihinde bu denizde en güçlü olan donanmanın (filonun) tonajını enaz 10.000 ton asarsa, a) paragrafında belirtilmiolan 30.000 tonluk toplam tonaj ayni ölçüde ve en çok 45.000 tona varıncaya dein arttırılacaktır. 
Bu amaçla, kıyıdaher Devlet, ibu Sözlemenin IV sayılı Ek'i uyarınca, Türk Hükümetine, her yılın 1 Ocak ve 1 Temmuz tarihlerinde, Karadeniz'deki donanmasının (filosunun) toplam tonajını bildirecektir; Türk Hükümeti de, bu bilgiyi, öteki Baıtlı Yüksek Taraflara ve Milletler Cemiyeti Genel Sekreterine ulatıracaktır.

c) Karadeniz'e kıyıdaolmayan Devletlerden herhangi birinin bu denizde bulundurabilecei tonaj, yukarıdaki 

a) ve b) paragraflarında öngörülen toplam tonajın üçte ikisiyle sınırlandırılmıolacaktır.

d) Bununla birlikte, Karadeniz kıyıdaı olmayan bir ya da birkaç Devlet, bu denize, insancıl bir amaçla deniz kuvvetleri göndermek isterlerse, toplamı hiçbir varsayımda 8.000 tonu asmaması gerekecek olan bu kuvvetler, ibu Sözlemenin 13. maddesinde öngörülen ön- bildirime gerek duyulmaksızın, aaıdaki koullar içinde Türk Hükümetinden alacakları izin üzerine, Karadeniz'e girebileceklerdir: Yukarıdaki a) ve b) paragraflarında öngörülen toplam tonaj dolmamısa ve gönderilmesi istenilen kuvvetlerle bu toplam tonaj asılmayacaksa, Türk Hükümeti, kendisine yapılmıolan istemi aldıktan sonra en kısa süre içinde bu izni verecektir; sözü geçen toplam tonaj daha önce kullanılmıbulunuyorsa ya da gönderilmesi istenilen kuvvetlerle bu toplam tonaj asılacaksa, Türk Hükümeti, bu izin isteminden, Karadeniz kıyıdaı Devletleri hemen haberli kılacak ve bu Devletler, haberli kılındıklarından yirmi-dört saat sonra bir karı görüöne sürmezlerse, ilgili Devletlere istemlerine ilikin olarak verdii kararı en geç kırk-sekiz saat içinde bildirecektir. 


[Karadeniz'e] kıyıdaolmayan Devletler deniz kuvvetlerinin, Karadeniz'e bundan sonraki her girii ancak yukarıdaki a) ve b) paragraflarında öngörülen kullanılabilir toplam tonajın sınırları içinde yapılacaktır.

2. Karadeniz'de bulunmalarının amacı ne olursa olsun, kıyıdaolmayan Devletlerin savagemileri bu denizde yirmi-bir günden çok kalamayacaklardır.

MADDE 19.

Savazamanında, Türkiye savaan deilse, savagemileri 10. maddeden 18. maddeye kadar olan maddelerde belirtilen koullarla ayni koullar içinde, Bogazlar'da tam bir geçive gidi-geli(ulaım) özgürlüünden yararlanacaklardır.

Bununla birlikte, savaan herhangi bir Devletin savagemilerinin Boazlar'dan geçmesi yasak olacaktır; u kadar ki, ibu Sözlemenin 25. maddesinin uygulama alanına giren durumlarla, saldırıya uramıbir Devlete, Milletler Cemiyeti Misali çerçevesi içinde yapılmı, bu Misak'in 18. maddesi hükümleri uyarınca kütüe yazılmı(tescil edilmi) ve yayımlanmı, Türkiye'yi balayan bir karılıklı yardım andlaması gereince yapılan yardım durumları bunun dıında kalmaktadır.

Yukarıdaki fıkrada öngörülen kuraldıı durumlarda, 10. maddeden 18. maddeye kadar olan maddelerde belirtilen kısıtlamalar uygulanamayacaktır.

Yukarıdaki 2. fıkrada konulmugeçiyasaına karsın, Karadeniz'e kiyidas olan ya da olmayan savaDevletlere ait olup da balama limanlarından ayrılmıbulunan savagemileri, bu limanlara dönebilirler.
Savaan Devletlerin savagemilerinin Boazlar'da herhangi bir el koymaya (1) girimeleri, denetleme (ziyaret) hakkı (2) uygulamaları ve baka herhangi bir dümanca eylemde bulunmaları yasaktır.

MADDE 20.

Savazamanında, Türkiye savaan ise, 10. maddeden 18. maddeye kadar olan maddelerin hükümleri uygulanamayacaktır; savagemilerinin geçii konusunda Türk Hükümeti tümüyle diledii gibi davranabilecektir.

MADDE 21.

Türkiye kendisini pek yakın bir savatehlikesi tehdidi karsısında sayarsa, Türkiye'nin, ibu Sözlemenin 20. maddesi hükümlerini uygulamaa hakki olacaktır.

Yukarıdaki fıkranın Türkiye'ye tanıdıı yetkinin Türkiye'ce kullanılmasından önce Boazlar'dan geçmiolan, böylece balama limanlarından ayrılmıbulunan savagemileri, bu limanlara dönebileceklerdir. Bununla birlikte, su da kararlatırılmıtır ki, Türkiye, davranııyla ibu maddenin uygulanmasına yol açmıolabilecek Devletin gemilerini bu haktan yararlandırmayabilecektir.

Türk Hükümeti, yukarıdaki birinci fıkranın kendisine verdii yetkiyi kullanırsa, Baıtlı Yüksek Taraflara ve Milletler Cemiyeti Genel Sekreterine bu konuyla ilgili bir bildiri gönderecektir. 


Milletler Cemiyeti Konseyi, üçte iki çounlukla, Türkiye'nin böylece almıolduu önlemlerin hakli olmadıına karar verirse, ve ibu Sözlemenin imzacıları Baıtlı Yüksek Tarafların çounluu da ayni görüte olursa, Türk Hükümeti, söz konusu önlemlerle, ibu Sözlemenin 6. maddesi uyarınca alınmıolabilecek önlemleri kaldırmayı yükümlenir.

MADDE 22.

çinde veba, kolera, sarı humma, lekeli humma (typhus exanthématique) ya da çiçek hastalıı olayları bulunan, ya da yedi günden az bir süre önce bu hastalıklar bulunmuolan savagemileriyle, bulaık bir limandan bekez yirmi dört saatten az bir süreden beri ayrılmıolan savagemileri, Boazları karantina altında geçecekler ve Boazlar'ın bulatırılmasına hiçbir olanak bırakmamak için gerekli korunma önlemlerini gemideki araçlarla uygulamak zorunda olacaklardır.

KESM III. UÇAKLAR MADDE 23.

Sivil uçakların Akdeniz ile Karadeniz arasında geçiini salamak amacıyla, Türk Hükümeti, Bogazlar'in yasak bölgeleri dıında, bu geçie ayrılmıhava yollarını gösterecektir; sivil uçaklar, Türk Hükümetine, ara sıra (tarifesiz) yapılan uçular için üç gün öncesinden bir ön-bildirim ile, düzenli (tarifeli) servis uçuları için geçitarihlerini belirten genel bir ön- bildirimde bulunarak, bu yolları kullanabileceklerdir.

Öte yandan, Boazlar'ın yeniden askerletirilmiolmasına bakılmaksızın, Türk Hükümeti, yine de Türkiye'de yürürlükte olan hava ulaımı yönetim kuralları uyarınca, Avrupa ile Asya arasında Türk ülkesi üzerinden uçmalarına izin verilmiolan sivil uçaklara, tam bir güvenlik içinde geçmeleri için gerekli kolaylıkları salayacaktır. Bir uçuizninin verilmiolduu durumlarda, Boazlar bölgesinde izlenecek yol belirli dönemlerde gösterilecektir.

KESM IV. GENEL HÜKÜMLER MADDE 24.

Boazlar rejimine ilikin 24 Temmuz 1923 tarihli Sözleme gereince kurulmuolan Uluslararası Komisyonun yetkileri Türk Hükümetine aktarılmıtır.

Türk Hükümeti, 11., 12., 14. ve 18. maddelerin uygulanmasına ilikin istatistikleri toplamaı ve gerekli bilgileri vermei yükümlenir.

Türk Hükümeti, ibu Sözlemenin, savagemilerinin Bogazlar'dan geçiine ilikin her hükmünün yürütülmesine göz kulak olacaktır.

Türk Hükümeti, yabancı bir deniz kuvvetinin yakında Bogazlar'dan geçecei kendisine bildirilir bildirilmez, bu kuvvetin kurulusunu, tonajını, Bogazlar'a giriiçin öngörülen tarihi ve, gerekirse, olası dönütarihini, Baıtlı Yüksek Tarafların Ankara'daki temsilcilerine bildirecektir.

Türk Hükümeti, Bogazlar'da yabancı savagemilerinin gidi-geliini gösteren, ayrıca ticarete ve ibu Sözlesme'de öngörülen deniz ve hava ulaımına yararli bütün bilgileri kapsayan yıllık bir raporu Milletler Cemiyeti Genel Sekreterine ve Baıtlı Yüksek Taraflara sunacaktır. 


MADDE 25.

İşbu Sözlemenin hiçbir hükmü, Türkiye için ya da Milletler Cemiyeti'ne üye herhangi bir baka Baıtlı Yüksek Taraf için, Milletler Cemiyeti Misakindan doan haklara ve yükümlülüklere halel vermemektedir.

KESM V. SON HÜKÜMLER 

MADDE 26.

İşbu Sözleme olabilen en kısa süre içinde onaylanacaktır.

Onama belgeleri, Paris'te Fransa Cumhuriyeti Hükümetinin arivlerine konulacaktır.

Japon Hükümeti, onamanın yapılmıolduu, Paris'teki diplomatik temsilcisi aracılııyla, Fransa Cumhuriyeti Hükümetine bildirmekle yetinebilecek ve, bu durumda, onama belgesini olabilen en kısa süre içinde gönderecektir.

Türkiye'nin onama belgesini de içermek üzere, altı onama belgesi sunulur sunulmaz, bir sunututanaı (procès-verbal de dépot) düzenlenecektir. Bundan önceki fıkrada öngörülen bildiri, bu bakımdan, onama belgesi sunusu ile edeerde olacaktır.

İşbu Sözleme, bu tutmak tarihinden balayarak yürürlüe girecektir.

Fransız Hükümeti, bundan önceki fıkrada öngörülen tutanakla, sonradan sunulacak onama belgelerinin sunututanaklarının doruluu onaylanmıbirer örneini bütün Baıtlı Yüksek Taraflara verecektir.

MADDE 27.

İşbu Sözleme, yürürlüe giriinden balayarak, 24 Temmuz 1923 tarihli Lozan BarıAndlamasını imzalamıher Devletin katılmasına açık olacaktır.

Her katılma, diplomasi yoluyla Fransa Cumhuriyeti Hükümetine, onun aracılııyla da, bütün Baıtlı Yüksek Taraflara bildirilecektir.

Katılma, Fransız Hükümetine yapılan bildiri tarihinden balayarak geçerli olacaktır. MADDE 28.
İşbu Sözlemenin süresi, yürürlüe giritarihinden balayarak, yirmi yıl olacaktır. Bununla birlikte, ibu Sözlemenin 1. maddesinde dorulanan geçive gidi-geli
(ulaım) özgürlüü ilkesinin sonsuz bir süresi olacaktır.

Sözü edilen yirmi yıllık sürenin bitiminden iki yıl önce, hiçbir Baıtlı Yüksek Taraf, Fransız Hükümetine Sözlemeyi sona erdirme ön-bildirimi vermemise, ibu Sözleme, bir sona erdirme ön-bildirimin gönderilmesinden balayarak, iki yıl geçinceye kadar yürürlükte kalacaktır. Bu ön-bildirim, Fransız Hükümetince, Baıtlı Yüksek Taraflara iletilecektir.

İşbu Sözleme, ibu madde hükümlerine uygun olarak sona erdirilmiolursa, Baıtlı Yüksek Taraflar, yeni bir Sözlemenin hükümlerini saptamak üzere kendilerini bir konferansça temsil ettirmei kabul etmektedirler. 


MADDE 29.

İşbu Sözlemenin yürürlüe girmesinden balayarak her beyıllık dönemin sona ermesinde, Baıtlı Yüksek Taraflardan her biri, ibu Sözlemenin bir ya da birkaç hükmünün deitirilmesini önerme giriiminde bulunabilecektir.

Baıtlı Yüksek Taraflardan birinci yapılacak deitirme isteminin kabul edilebilmesi için, bu istem 14. ya da 18. maddelerin deitirilmesini amaçlamaktaysa, baka bir Baıtlı Yüksek Tarafça; baka herhangi bir maddenin deitirilmesini amaçlamaktaysa, baka iki Baıtlı Yüksek Tarafça desteklenmesi gerekir.

Böylece desteklenmideiiklik istemi, içinde bulunulan beyıllık dönemin sona ermesinden üç ay önce, Baıtlı Yüksek Taraflardan her birine bildirilecektir. Bu bildiri, önerilen deiikliin niteliini ve gerekçesini kapsayacaktır.

Bu öneriler üzerinde diplomasi yoluyla bir sonuca varmak olanaı bulunamazsa, Baıtlı Yüksek Taraflar, bu konuda toplanacak bir konferansça kendilerini temsil ettireceklerdir.

Bu konferans, ancak oybirliiyle karar alabilecektir; 14. ve 18. maddelere ilikin deiiklik durumları bu hükmün dıında kalmaktadır; bu durumlar için Baıtlı Yüksek Tarafların dörtte üçünden oluan bir çounluk yeterli olacaktır.

Bu çounluk, Türkiye'yi de içine alarak Karadeniz kiyidasi Baıtlı Yüksek Tarafların dörtte üçüncü kapsamak üzere hesaplanacaktır.

BU HÜKÜMLERE OLAN NANÇLA, aaıda adları yazılı Tam yetkili Temsilciler, ibu Sözlemeyi imzalamılardır.

MONTREUX' DE, yirmi Temmuz bin dokuz yüz otuz altı tarihinde on bir nüsha olarak düzenlenmitir; bu nüshalardan, Temsilcilerce mühürlenmiolan birincisi, Fransa Cumhuriyeti Hükümeti arivlerine konulacak, öteki nüshalar da imzaca Devletlere teslim olunacaktır.

N.P .NICOLAEV


Pierre NEICOV


J.P AUL-BONCOUR H.PONSOT


STANLEY


S.M.BRUCE


N.POLITIS


Raoul BIBICA-ROSETTI

Aaıda imzaları bulunan Japonya Temsilcileri, ibu Sözleme hükümlerinin, Milletler Cemiyeti üyesi olmayan bir Devlet sıfatıyla, Japonya'nın durumunu, gerek Milletler Cemiyeti Misakina göre, gerek bu Misak çerçevesi içinde yapılmıkarılıklı yardim andlamalarına göre, hiçbir biçimde deitirmediini ve Japonya'nın özellikle 19. ve 25. maddeler hükümleri içinde bu Misal ve bu andlamalar konusunda tam bir deerlendirme özgürlüünü elinde tuttuunu, Hükümetleri adına bildirirler.


N.SATO


Massa-aki HOTTA N.TITULESCO Cons.CONTZESCO V.V.PELLA Dr.R.ARAS


Suad DAVAZ N.MENEMENCIOGLU Asım GÜNDÜZ N.SADAK


Maxime LITVINOFF Dr.I.V.SOUBBOTITCH. EK I.

1. İşbu Sözlemenin 2. maddesi uyarınca alınabilecek olan vergiler ve harçlar aaıdaki çizelgede gösterilenler olacaktır. Türk Hükümetinin bu vergilerde ve harçlarda kabul edebilecei indirimler, bayrak ayırımı gözetilmeksizin uygulanacaktır.

kütüe yazılı darasız tonajın

yapılan hizmetin nitelii (jauge nette, net register tonnage) herdir tonu üzerinden


alınacak vergi ya da harçlar


tutarı

Altın-Frank(1)

  1. a)  Salık denetimi ............... 0.075

  2. b)  Fenerler, ııklı samadiralar ve geçit amandıraları, ya da baka amandıralar:

  3. 800 tona kadar ................... 0.42 800 tonun üstünde ............. 0.21 
c) Kurtarma hizmeti: Kurtarma sandallarını, palamar taıyan füze istasyonlarını, sis düdüklerini, radyofarlari ve b) paragrafına girmeyen ııklı amandıralarla, ayni türden baka döemeleri (tesisleri) kapsamak üzere ... 0.10

2. İşbu Ek'in, 1. paragrafına ekli çizelgede belirtilen vergiler ve harçlar, Boazlar'dan bir gidi-dönügeçiine uygulanacaktır (baka bir deyimle, Ege Denizi'nden Karadeniz'e bir geçive Ege Denizi'ne doru dönüyolculuu ya da Karadeniz'den Ege Denizi'ne Boazlar'dan bir geçi, bunun ardından da Karadeniz'e dönü); bununla birlikte, bir ticaret gemisi, gidiyolculuu için Boazlar'a girdii tarihten balayarak altı aydan çok bir süre sonra, duruma göre, Ege Denizi'ne ya da Karadeniz'e dönmek üzere Boazlar'dan yeniden geçerse, bu gemi, bayrak ayırımı yapılmaksızın, bu vergileri ve harçları ikinci kez ödemekle yükümlü tutulabilecektir.

3. Bir ticaret gemisi, gidigeçiinde, dönmeyeceini bildirirse, ibu Ek'in birinci paragrafının b) ve c) fıkralarında öngörülen vergiler ve harçlar bakımından yalnız tarifenin yarısını ödemesi gerekecektir.

4. İşbu Ek'in birinci paragrafına ekli çizelgede tanımlanan ve söz konusu hizmetlerin gerektirdii giderlerin karılanmasına ve yedek akçe ya da aırı olmayan bir döner sermaye fonu elde etmek için gerekli miktardan yüksek olmayacak olan vergiler ve harçlar, ancak ibu Sözlemenin 29. maddesi hükümleri uygulanarak arttırılabilecek ya da tamamlanabilecektir. Bunlar altın-Frank ya da ödeme tarihindeki kambiyo deerine göre Türk parası olarak ödenecektir.

5. Ticaret gemileri, kılavuzluk ve yedekçilik (römorkörcülük) gibi istee balı hizmetler karılıı vergileri ve harçları, böyle bir hizmet, söz konusu geminin acentesinin ya da kaptanının istemesi üzerine, Türk makamlarınca gerei gibi yerine getirilmise, ödemek zorunda tutulabileceklerdir. Türk Hükümeti, istee balı bu hizmetler için alınacak vergilerin ve harçların tarifesini vakit yayınlayacaktır.

6. Bu tarifeler, söz konusu hizmetler 5. maddenin u ygulanmasıyla zorunlu kılındıı durumlarda arttırılmayacaktır.

EK II (1)

A. STANDARD SUTASIRIMI (MAIMAHREC) (2)

1. Bir su üstü gemisinin standarda sutasirimi [maimahreci], bütün gemi adamlarıyla, makineleri ve kazanlarıyla, denize açılmaa hazır olan ve -makinelerinin ve kazanlarının beslenmesine özgü yakıtla yedek yakıt dıında- bütün silahlarını ve her türlü cephanesini, döemelerini [tesisatını], donatımını, gemi adamlarının koman yasini, tatlı suyunu, çeitli yiyeceklerini ve savasırasında taıyacaı her çeit araç ve gereçlerini ve yedek parçalarını bulunduran, yapımı tamamlanmıbir geçidinin sutasirimidir.

2. Bir denizaltının standarda sutasirimi, bütün gemi adamlarıyla, yürütücü makineleriyle, denize açılmaa hazır olan ve -yakıtı, yalama yaı, tatlı suyu ve her çeit balast suyu dıında- bütün silahlarını, her türlü cephanesini, döemelerini [tesisatını], donatımını, gemi adamlarının koman yasini ve savasırasında taıyacaı çeitli araç ve gereçleri ve her çeit yedek parçalarını taıyan (dalma sarnıçlarının suyu dıında) yapımı tamamlanmıgeminin su üstündeki sutasirimidir. 


3. "Ton" (tonne) sözcüü, "metrik ton" (tonnes metriques) teriminde kullanılıı dıında, 1.016 kilogramlık (2.240 litrelik) bir ton anlamına gelmektedir.

B. SINIFLAR

1.
Hattiharp gemileri(3), aaıdaki iki alt-sınıftan birine giren su üstü savagemileridir:


a) Uçak-gemileri, yardımcı gemiler ya da b) alt-sınıfına giren hattiharp gemileri dıında, standarda sutasirimi [maimahreci] 10.000 tonun (10.160 metrik tonun) üstünde olan ya da 203 milimetre (8 pus) çapından büyük çaplı bir top taıyan, su üstü gemileri;

b) Uçak-gemileri dıında, standarda sutasirimi [maimahreci] 8.000 tonun (8.128 metrik tonun) üstünde olmayan ve 203 milimetre (8 pus) çapından büyük çaplı bir top taıyan su üstü savagemileri.

2. Uçak-gemileri(1), sutasirimi [maimahreci] ne olursa olsun, baslıca uçak taımak ve bu uçakları denizde harekete getirmek için yapılmıya da buna göre düzenlenmisu üstü savagemileridir. Bir savagemisi baslıca uçak taımak ve bunları denizde harekete getirmek için yapılmamısa ya da buna göre düzenlenmemise, bu gemiye bir inme ya da havalanma güvertesinin konulması, bu geminin, uçak-gemisi sınıfına sokulması sonucunu vermez.

Uçak-gemileri sınıfı iki alt-sınıfa ayrılır; öylece:

a) Uçakların havalanabilecekleri ya da konabilecekleri bir güverte ile donatılmıolan

gemiler;

b) Yukarıda a)paragrafında tanımlanan bir güverteyle donatılmamıolan gemiler.


3. Hafif su üstü gemileri(2), uçak-gemileri, küçük savagemileri ya da yardımcı gemiler dıında, standart sutasirimi [maimahreci] 10.000 tonu (10.160 metrik tonu) geçmemek üzere 100 tonun (102 metrik tonun) üstünde olan ve 203 milimetre (8 pus) çapından büyük çaplı top taımayan su üstü savagemileridir.

Hafif su üstü savagemileri üç altı-sınıfa ayrılır; öylece:

a) 155 milimetre (6.1 pus) çapından büyük çaplı bir top taıyan gemiler;

b) 155 milimetre (6.1 pus) çapında büyük çaplı top taımayan ve standarda sutasirimi [maimahreci] 3.000 tonun (3.048 metrik tonun) üstünde olan gemiler;

c) 155 milimetre (6.1 pus) çapından büyük çaplı top taımayan ve standarda sutasirimi [maimahreci] 3.000 tonun (3.048 metrik tonun) üstünde olmayan gemiler.
  1. Denizaltılar (3), denizin yüzeyi altında gidip-gelmek üzere yapılmıbütün gemilerdir.
  2. Küçük savagemileri (4), yardımcı gemiler dıında, standarda sutasirimi [maimahreci]
2.000 tonu (2.023 metrik tonu) geçmemek üzere, 100 tondan (102 metrik tondan) büyük olan, ancak aaıdaki niteliklerden hiçbirini kendilerinde bulundurmayan su üstü savagemilerdir:
  1. a)  155 milimetre (6.1 pus) çapında büyük çaplı bir topla donatılmıolmak;

  2. b)  Torpil atmak için yapılmıya da donatılmıbulunmak; 
c) 20 milden çok hız salamak üzere yapılmıolmak;

6. Yardımcı gemiler(1), askeri donanmaya balı olup, standart sutasirimi [maimahreci] 100 tondan (102 metrik tondan) büyük olan, olaanlıkla donanma hizmetinden ya da asker tasıma ya da savaan gemilerin kullanıldıkları hizmetten baka herhangi bir hizmette kullanılan, savaan gemi olmak üzere yapılmamıolan ve aaıdaki niteliklerden hiçbirini kendinde bulundurmayan su üstü gemileridir;
  1. a)  155 milimetre (6.1 pus) çapından büyük çaplı bir topla donatılmıolmak;

  2. b)  76 milimetreden (3 pustan) büyük çapta sekiz toptan çok topla donatılmıolmak;

  3. c)  Torpil atmak üzere yapılmıya da donatılmıolmak;

  4. d)  Zırhlı kaplamalarla korunmak üzere yapılmıolmak;

  5. e)  28 mili asan bir hiza erimek üzere yapılmıolmak;

  6. f)  Uçakları denizde harekete geçirmek üzere özellikle yapılmıya da düzenlenmi
olmak;

g) Uçak fırlatmak için, ikiden çok araçla donatılmıbulunmak. C. YAINI DOLDURMUGEMLER
Aaıdaki sınıflara ve alt-sınıflara giren gemiler, yapımlarından balayarak, aaıda sayıları gösterilen yıllar geçince, "yasini doldurmu"(2) sayılacaklardır:
  1. a)  Bir hattiharp gemisi için .......... 26 yıl;

  2. b)  Bir uçak-gemisi için................. 20 yıl;

  3. c)  a) ve b) alt-sınıflarından bir hafif
    su üstü gemisi için:
(i) 1 Ocak 1920 den önce kızaa konulmusa 16 yıl (ii) 31 Aralık 1919 dan sonra kızaa
konulmusa....................................... 20 yıl
  1. d)  c) alt-sınıfından bir hafif su üstü gemisi
    için .................................... 16 yıl

  2. e)  Bir denizaltı için ...................... 13 yıl
EK III.

Japon donanmasının aaıda belirtilen, yasini doldurmuüç okul gemisinden ikisinin Boazlar'daki limanları birlikte ziyaretine izin verilmesi kararlatırılmıtır. 


Bu iki geminin toplam tonajı, bu durumda, 15.000 tona edeerde sayılacaktır. Asama 20-X-1896 18-III-1899 9.240 IVx200mm
XIIx150mm
Yakumo 1-XI-1898 20-VI-1900 9.010 IVx200mm

XIIx150mm
Iwate 11-X-1898 18-III-1901 9.180 IVx200mm
XIVx150mm.

EK IV.

1. İşbu Sözlemenin 18. maddesine öngörülen, Karadeniz kıyıdaı Devletlere balı donanmaların toplam tonajı hesabına katılacak gemilerin sınıfları ve alt-sınıfları unlardır:

Hattiharp gemileri: 

Alt-sınıf a); 

Alt-sınıf b); 

Uçak-gemileri: 

Alt-sınıf a); 

Alt-sınıf b);

Hafif su üstü gemileri: 

Alt-sınıf a);


Alt-sınıf b);


Alt-sınıf c); 

Denizaltılar:

İşbu Sözlemenin II sayılı Eki'ndeki tanımlamalara göre.

Tonaj toplamının hesaplanmasında göz önünde tutulması gereken sutasirimi [maimahreç], III sayılı Ek'de tanımlanan standart sutasirimidir. Sözü edilen Ek'te tanımlanmıoldukları biçimde, ancak "yasini doldurmu" olmayan gemiler göz önünde tutulacaktır.

2. 18. maddenin b) fıkrasında öngörülen bildirinin ayrıca ibu Ek'in birinci paragrafında belirtilen sınıflarla alt-sınıflardaki gemilerin tonaj toplamını kapsaması gerekir. 


PROTOKOL

Bugünkü tarihli sözlemeyi imza ettikleri sırada, aaıda imzaları bulunan Tam yetkili Temsilciler, her biri kendi hükümetlerini balamak üzere, aaıdaki hükümleri kabul ettiklerini bildirirler:

1. Türkiye, ibu Sözlemenin Balangıç (Préambule) kesiminde tanımlandıı biçimde Boazlar bölgesini hemen yeniden askerletirebilecektir.

2. Türk Hükümeti, 15 Austos 1936 tarihinden balayarak ibu Sözlemede belirlenen rejimi geçici olarak uygulayacaktır.

3. İşbu Protokol bugünkü tarihten balayarak geçerli olacaktır.


MONTREUX' DE, yirmi Temmuz bin dokuz yüz otuz altı tarihinde düzenlenmitir. N.B.NICOLAEV


Pierre NEICOV


J.P AUL-BONCOUR


H.PONSOT


STANLEY


S.M.BRUCE


N.POLITIS


Raoul BIBICA-ROSETTI


N.SATO (ad referandum)


Massa-aki HOTTA (ad referandum)


N.TITULESCO


Cons.CONTZESCO


V.V.PELLA


Dr.R.ARAS


Suad DAVAZ


N.MENEMENCIOGLU


Asım GÜNDÜZ


N.SADAK


Maxime LITVINOFF 


Dr.I.V.SOUBBOTITCH


DIPNOTLAR

1. Lozan BarıAndlamasının 23. maddesi öyledir: "Baıtlı Yüksek Taraflar, Boazlar rejimine ilikin bugünkü tarihli yapılmıolan Sözlemede öngörüldüü üzere, Çanakkale Boazı'nda, Marmara Denizi'nde ve Karadeniz Boazı'nda, denizden ve havadan, barızamanında olduu gibi savazamanında da, geçive gidi-geli(ulaım) serbestlii ilkesini kabul ve ilan etmekte görübirliine varmılardır. Bu sözleme, Yüksek Taraflar bakımından, sanki bu Andlamanın içindeymigibi, ayni güç ve deerde olacaktır." Lozan BarıKonferansı, Tutanaklar-Belgeler (çeviren Seha L.MERAY), Takım II, cilt 2, Ankara, 1973, s.8

2. Boazlar Rejimine likin Lozan Sözlemesi için bakınız: Lozan BarıKonferansı, Tutanaklar-Belgeler (çeviren Seha L.MERAY), Takım II, cilt 2, Ankara, 9973, ss.54-64.

1. Fransızca metinde "batiments de ligne", ngilizce metinde "Capital Ships", 1936 Türkçe çevirisinde "hattiharp gemileri". (Çevirenler)

2. Fransızca metinde "torpilleurs", ngilizce metinde "destroyers", 1936 Türkçe çevirisinde "torpido". (Çevirenler)

1. Fransızca metinde "aéronefs", ngilizce metinde "aircrafts", 1936 Türkçe çevirisinde "hava sefineleri". (Çevirenler)

2. Fransızca metinde "avarie", ngilizce metinde "damage", 1936 Türkçe çevirisinde "hasar". (Çevirenler)

3. Fransızca metinde "fortune de mer", ngilizce metinde "peril of the sea" 1936 Türkçe çevirisinde "deniz arızası". (Çevirenler)

1. Fransızca ve ngilizce metinlerde "capture", 1936 Türkçe çevirisinde "zapt ve müsadere". (Çevirenler)

2. Fransızca metinde "droit de visite", ngilizce metinde "right of visit and search", 1936 Türkçe çevirisinde "muayene hakki". (Çevirenler)

1. Fransızca metinde "Aéronefs", ngilizce metinde "Aircrafts", 1936 Türkçe çevirisinde "Hava sefineleri". (Çevirenler)

1. imdiki durumda, 100 kuru, yaklaık olarak 2 altın-Frans 20 santim deerindedir. 

--------------------------------------------------------------------------------

1. İşbu Ek'in metinleri, 25 Mart 1936 tarihli Londra Deniz Kuvvetleri Andlamasından alınmıtır.

2. Fransızca metinde "déplacement-type", ngilizce metinde "standard displacement", 1936 Türkçe çevirisinde "maimahreç esasi". (Çevirenler)

3. Fransızca metinde "Batiments de ligne", ngilizce metinde "Capital Ships", 1936 Türkçe çevirisinde "Hattiharp gemileri". (Çevirenler) 


--------------------------------------------------------------------------------

1.
Fransızca metinde "batiments porte-aéronefs", ngilizce metinde "Aircraft-Carriers", 1936

Türkçe çevirisinde "Tayyare ana gemileri". (Çevirenler)

2. Fransızca metinde "batiments légers de surface", ngilizce metinde "Light Surface Vessels", 1936 Türkçe çevirisinde "hafif su üstü gemileri". (Çevirenler).

3. Fransızca metinde "sous-marins", ngilizce metinde "Submarines", 1936 Türkçe çevirisinde "denizaltı gemileri". (Çevirenler)

4. Fransızca metinde "petis navires de combat", ngilizce metinde "Minor War Vessels", 1936 Türkçe çevirisinde "küçük muharebe gemileri". (Çevirenler)

--------------------------------------------------------------------------------

1.
Fransızca metinde "batiments auxilliaires", ngilizce metinde "Auxilary Vessels", 1936

Türkçe çevirisinde "Muavin gemiler". (Çevirenler)

2. Fransızca metinde "hors d'age", ngilizce metinde "over-age" 1936 Türkçe çevirisinde "yaşını doldurmu". (Çevirenler) 




GEOMETRİ KİTABI...Gazi Mustafa Kemal Atatürk

GEOMETRİ KİTABI...

Bilindiği üzere, Geometri kitabı yazan hatta geometrik kavramları kendi diline uyarlayan Ulu Önderimiz, devletimizin kurucusu Gazi  Mustafa Kemal Atatürk'tür...

Atatürk, Sivas Lisesi'nde Atatürk, lise müdürü matematik öğretmeni Ömer Beygo ve başyardımcısı, felsefe öğretmeni Faik Dranaz ve öteki ilgililerle birlikte, topluluk halinde lisenin 9/A sınıfında programdaki geometri (o zamanki adıyla Hendese) dersine girdiler.

Bu derste bir kız öğrenciyi tahtaya kaldırdılar.
Öğrenci, tahtaya çizdiği koşut iki çizginin, başka iki koşut çizgisiyle keşismesinden oluşan açıları, Arapça adlarını söylemekte zorluk çekiyor ve yanlışlık yapıyordu.

"Bu anlaşılmaz Arapça terimlerle öğrencilere bilgi verilemez. Dersler Türkçe yeni terimlerle

anlatılmalıdır," diyerek belirtti ve tebeşiri eline alıp tahtada çizimlere (zaviyenin) karşılığı olarak açı, dılı'nın karşılığı olarak kenar, müselles'in karşılığı olarak da üçgen gibi Türkçe terimleri kullanarak, bir takım geometri konularını ve bu arada Pythagoras teoremini anlattı.

Atatürk, bugünün dilimizdeki karşılığı koşut olan muvazi kelimesinin yerine, kullandığı paralel teriminin kökenini açıklarken, Orta Asya'daki Türkler'in, kağnısının iki tekerleğinin bir dingile bağlı olarak duruş biçimine para adını verdiğini anlattı.

Atatürk, bu dersle aynı zamanda Kültür Bakanı'na ders kitaplarının birkaç ay içerisinde Türkçe terimlerle yeniden yazılıp bütün okullara ulaştırılmasını sağlamıştır.

(Kaynak: Tarihsel Bir Anı, Ömer L. Örnekol, Bilim ve Teknik, Tübitak Yayını, Kasım 1981, Sayı:180, Cilt:15, Sayfa:16)

Atatürk'ün Matematiğe kazandırdığı terimlerden bazıları;

Bölen.................Maksumunaleyh
Bölme..........................Taksim
Bölüm................Haric-i Kısmet
Bölünebilme....Kabiliyet-i Taksim
Çarpı..................................Zarb
Çarpan...........................Mazrub
Çarpanlara Ayırma...............Mazrubat-ı Tefrik
Çember..................Muhit-i Daire
Çıkarma...........................Tarh
Dikey...............................Amudi
Limit................................Gaye
Ondalık...........................Aşar’i
Parabol.................Kat’ı Mükafti
Piramit..........................Ehram
Prizma.........................Menşur
Sadeleştirme...................İhtisar
Pay...................................Suret
Payda...........................Mahrec
Teğet...................Hatt-ı Mübas
Açı...................................Zaviye
Üçgen..........................Müselles
Boyut...............................Bu’ud
Uzay...............................Mekan
Yüzey...............................Satıh
Çap.................................Kutur
Yarıçap..................Nısf-ı kutur
Yay..................................Kavis
Düşey.............................Şâkulî
Dikdörtgen..................Mustatîl
Eşkenar üçgen.......................Müselles-i mütesâviyü’l-adlâ

Sivas Lisesinde, Geometri dersinde, 13 Kasım 1937



Saygıyla, minnetle..

Sibel Eraltan

10 Kasım 2019

ATATÜRK GİBİ DEHALAR, ANCAK GÖRÜNÜŞTE ÖLÜRLER. ÖYLE İNSANLAR; BİR NESİL İÇİN DOĞMADIKLARI GİBİ, MUAYYEN BİR DEVİR İÇİN DE DOĞMAZLAR...


AY' dan GELİP ÖNGÖRÜ DEHASI ATATÜRK'ÜN HUZURUNA GETİREN NEDEN

AY' dan GELİP ATATÜRKÜN HUZURUNA GETİREN NEDEN

20 Temmuz 1969'u gösterdiğinde APOLLO 11'İ ve 1,5 milyar insan televizyonlarına odaklanmış Neil Armstrong'un Ay'da yürüyecek olmasını heyecanla bekliyordu.

Kendisi de o an TV başındaydı. Tullahoma'da bir evde. Yanında da bir düzine bilim insanı...
Sunucu o an beklenmedik bir haber verdi:

"Astronot Armstrong'un bilgisayarı bozuldu, Ay'a iniş yapamayacak!" Bu ana şahitlik edenler üzüntü verici bu haberi alınca büyük bir hüsrana uğradı. Elbette Tullahoma'da bu evdeki bilim insanları da sukut-u hayal içindeydi. Sonra içlerinden biri, "Telaşa gerek yok, Neil modülü Ay'a indirebilir.

Bilgisayarın bozulma ihtimaline karşı, manuel olarak indirebilmek için üzerinde 1,5 yıl çalıştı" dedi.
Bu cümle üzerine şaşkınlığa uğrayan bilim insanları ,"Sen nereden biliyorsun be Türk?" deyince yanımda bulunan ve o vakit 32 yaşında olan bu bey; "Ben Arsev Eraslan, NASA'da Apollo 11 Projesinde yazılım ayağında çalışıyorum" dedi. Evet yanımdaki bu adamın tahmini doğru çıkmıştı,
Armstrong bilgisayarın bozulması üzerine manuel olarak modülü Ay'a indirmişti. 1,5 milyar insan izlemiş, insanoğlunun Ay'a ayak basmasından ötürü gururlanmıştı. Eraslan'ın NASA'daki görevi ise modülün Dünya'ya dönüşü yani “re-entry” yazılımlarını gerçekleştirmekti. Yanında da üç öğrencisi vardı. "Yazılımları biz yaptık" diye anlatırken konuşmanın bir yerinde "hem yazılım yapıyorum hem de o üç öğrenciye iş öğretmeye çalışıyorum" dedi.

Ağzından bir şey kaçırmıştı sanki…

"Nasıl yani öğrencileriniz yazılım bilmiyor muydu?" diye sorduk, mütevazı bir şekilde "yazılımların hepsini ben yaptım" diye utanarak yanıtladı soruyu. Evet, bu bey Armstorng, Collins ve Aldrin'in Dünya'ya sağ salim dönmesi için gerekli yazılımları gerçekleştirdi.

Yani Eraslan’ın yaptığı yazılımlar olmasaydı o modül Dünya'ya inemeyecekti.
Başka ne mi yaptı? :

*ABD’deki tüm nükleer santrallerin çevreye olan etkisini minimuma indirmek için yazılım geliştirdi,
*Ay’da kristallerden mücevher yetiştirmek için yazılım geliştirdi,
*Suçluyu yüzünden tanıyan dünyadaki ilk 3D Yüz Tanımlama Teknolojisini geliştirdi.

Bu yazılımla 1999 senesinde ABD’de ödül kazandı. Yani günümüzde kullanılan yüz tanımlama ilk kez bir Türk’ün yani bu yanımdaki beyefendinin geliştirdiği teknoloji ile hayat buldu. Uzun süre NASA’da bilim insanı olarak görev aldı, ABD’deki birçok üniversitede profesör olarak öğrencileri ve NASA personelini eğitti.Peki nereden merak sardı buna? Babasının kitaplarından! Uçak teknolojisi ve havacılıkla ilgiliydi bu kitaplar.

İçinde ABD’nin Japonya’yı bombaladığı uçağın fotoğrafını gördü ve maketini yaptı. Henüz ilk okuldaydı ve model uçak yapıyor, kitaptaki gibi aynı şekilde boyuyor, pervanelerini takıyordu. O kadar çok model uçak yapmıştı ki evin bir odası dolup taşmıştı.Babası Türkiye Cumhuriyeti’nin ilk uçak mühendisi Necdet Eraslan’dı. Atatürk, Necdet Eraslan’ı Fransa’ya gönderdi ve Paris’te 1928’da Ecole Nationale Superieure de L’Aeronautique’te havacılık ve uçak mühendisliği öğrenimi gördü. Sonrasında ABD’ye 1937’de Türkiye için satın alınacak uçakların temini için bizzat Atatürk tarafından gönderildi. Sonra ne mi oldu? Necdet Eraslan,
*Türkiye’deki ilk dizel motoru imal etti.
*Su türbinleri yaparak elektrik üretti.
*‘Karman Line’ yani dünya ile uzayın birleştiği çizgiyi ortaya çıkaran dünyaca ünlü bilim insanı Theodore von Karmán’ın
“Gel ABD’de kal sana profesörlük verelim” teklifini
“Atatürk’ün ülkesinde yapmam gereken işler var” diyerek reddetti.
*İstanbul Teknik ve Yıldız Teknik Üniversitesi’nde profesör olarak çalıştı.
*1963’te ABD’ye profesör olarak gitti Necdet Eraslan.

Louisiana State University Makine – Uzay Havacılığı bölümünde profesörlük yaptı.Bir yandan da NASA’daki görevlilere ders verdi.
Bu öğrencilerin hepsi Apollo 11 projesinde çalıştı. Yani baba Necdet Eraslan da Ay’a gidilmesi için dolaylı olarak katkı sağladı.
*24 adet kitap yazdı,
*Motor ateşlemesi konusunda büyük çabalar kat etti,
*TÜBİTAK’ın kurulmasının fikir babası oldu ve
*Türkiye Cumhuriyeti’nin ilk uçak mühendisi olarak tarihe geçti.Bu baba oğul “Atatürk’ün izinde” bilimi geliştirerek Ay’da yürünmesini sağladı. Bu Türk’leri biliyor muyduk?Ne yazıkki hayır. Görevimiz ;“Atatürk’ün izinde giden” bu insanları ortaya çıkarmaktır. Bu bağlamda
“Atatürk’ün İzindekiler” isimli kitabımda kısa da olsa yer verdiğim bu baba-oğul Onlar bilimin ışığında, Mustafa Kemal Atatürk’ün izinde bu ülke ve insanlık adına önemli işlere imza attılar. Onların ortak noktası “Atatürk’tü” ve O’nun aydınlattığı yoldu. Gittikleri yol ise O’nun iziydi.O izi takip eden birileri daha vardı. Nasıl mı?

ABD Başkanı Nixon’un özel uçağı 20 Ekim 1969 saat 11.55’te Ankara Esenboğa Havalimanı’na iniş yapar. Bu uçaktan inen kişiler Ankara caddelerinde üstü açık bir Cadillac ile geçerler ve kendilerini bekleyen Ankaralıları selamlarlar. Bu heyet, büyük saygı duydukları birini görmeye gelmiştir. Saygı duruşunda bulunup çelenk bırakırlar. Saygı duydukları bu kişi 1930’ların başında Eskişehir’de “Çok değil yüz yıla kalmaz insanoğlu Ay’a gidecektir”sözünün sahibidir. Heyetin gittiği yer Anıtkabir, saygı duruşunda bulundukları kişi ise “Mustafa Kemal Atatürk’ten” başkası değildir. Bu arada Atatürk’ü ziyaret eden bu kişiler kim diye soracak olursanız; Apollo11 projesiyle Ay’a giden üç kişilik mürettebat; Neil A. Armstrong, Michael Collins ve Edwin E. Aldrin’dir !!!???..




Kuran'daki Yoklar..

DİNDE (KURANDA) VAR OLDUĞU ZANNEDİLEN YOKLAR:

1- Tüm Şefaat sadece Allaha aittir. Şefaat ya Resullulah, ya Ali, ya Geylani, ya Gavs vs. yok
2- Mehdinin geleceği yok
3- Kabir hayatı, kabir azabı yok
4- Miraç yok.
5- Kadercilik yok
6- Recm cezası yok
7- Hac ayları 4 aydır, dileyen 2 günde dileyen daha fazla günde işini bitirir ve döner. 10 günlük hac süresi yok
8- Hac’da şeytan taşlama, hacerül esved taşına el yüz sürme yok
9- Mezhepler yok
10- Altın/İpek erkeğe haramdır, yok
11- Bir şeyhe veya tarikata bağlanma yok
12- Kıyamet alametleri yok
13- Erkek/Kadın sünnet olmak yok
14- Hayızlı/lohusa kadınlara ibadet yasağı yok
15- Kuran’ı anlamadan sevap için okumak yok
16- Ölüye Kuran okumak, sevap transferi yapmak yok
17- Bir insandan Tevbe almak vermek, rabıta yapmak, dönmek, kafa sallamak yok
18- İnfakta/zekatta kırkta bir yok. Malın biriktikçe ihtiyacından fazlasını imanın/samimiyetin/takvan oranında verirsin
19- Erkeğin kişisel üstünlüğü, kadının erkeğe itaati yok. Sorgusuz itaat Allahadır.
20- Evliya (Allah dostu), keramet sahibi yok
21- Mevlid yok
22- Salavat yok
23- Sünnet namaz zorunluluğu yok
24- Arapça dua etmek ve Arapça namaz kılma zorunluluğu yok
25- Muska/Büyü/Nazar yok
26- Cuma namazı sadece erkeklere farzdır diye birşey yok. İman eden her erkek ve bayanlara farzdır.
27- Kölelik/Cariyeliği teşvik yok
28- Kadının uğursuzluğu, cenazeden uzak tutulması, sadece erkeğin cenaze namazı (duası) kılması yok. Cenaze namazı cenaze duasıdır.
29- Kaza namazı yok
30- Haremlik/Selamlık şartı yok
31- Kadının sesi haramdır yok
32- Kutsal günler/Kandiller yok. Sadece Kadir gecesi özeldir
33- Bazı ayetleri veya duaları belli sayıda okuyup üflemek ve bundan murad beklemek yok
34- Sırat Köprüsü yok
35- Kuranın saydığı haram yiyecekler dışında kalan yiyecekler kültürel, tercihler ve alışkanlıklar ile ilgili meselelerdir. Kafaya göre haram koymak yok.
36- Erkeğin kadını dövme yetkisi yok.
37- Dua ederken el açmak, âmin demek zorunluluğu yok
38- Teravih namazı yok
49- Sağ el / Sağ ayak saçmalığı yok.
40- Her askerde veya savaşta ölenin şehit olması gibi birşey yok
41- Boşanma yetkisinin yalnızca erkeğe ait olması yok
42- Ölüye telkin ve ıskat yok
43- Takva kıyafeti (sakal, cübbe, sarık vs.) yok
44- Sorgulamadan bir fikre, bir şahsa tabii olmak yok.
45- Kuranın tüm emir ve yasakları farzdır. Sadece 32 veya 52 farz yok
46- Kuranda 6236 ayet var, 6666 ayet yok.
47- Çocuk yaşta evlilik yok
48- Namus/zinada kadın erkek farkı yok.
49- 61 gün oruç tutma cezası yok
50- Türbede dilek dilemek yok
51- Tasavvuf, gavs, kutup, şeyh, seyyidlik İslamda yeri yok
52- Kuran anlaşılması zor bir kitaptır yok
53- Deve idrarı içen ve iç diyen bir resul yok
54- Resul ve Nebi var, Peygamber kelimesi ise kuranda yok
55-Kuran okumak için abdest şartı yok
56- Sakala cilet vurmak haramdır diye bişey yok
57- Cehennemde yanıp çıkma yok
58- Din değiştirenin(Mürtedin), namaz kılmayanın, içki içenin, zina yapanın öldürülmesi diye bişey yok
59- Sakalı şerif, nalı şerif, hırkayı şerif, Kabak, hurma, zemzem, tesbih, seccade vs. kutsaldır diye bişey yok
60- Sevap kazanmak için kertenkele, kara köpek vs hayvanları öldürmek yok. Uğursuz hayvan yok .
61- İslami bir isim koymadan ve sünnet olmadan müslüman olamazsın diye bişey yok
62- Hadisler kesin peygamber sözüdür diye birşey yok
63- Hadis, Fıkıh kitaplarında kuran dışında hükümler vardır diye bişey yok
64- İsrailiyat yok (Adem Havva hikayesi vs. tevrat, mişna, incil ve kilisenin öğretilerini içeren kaynaklarından alınmış, bazen uyduruk bazen gerçek kişiler hakkındaki hurafat)
65- Zerdüştiyyat yok (asıl ismi Çinvat köprüsü olan sırat köprüsü veya miraç gibi hurafeleri içeren zerdüştlükten alınmış hikayeler.)
66- Kadın tek başına seyahat yapamaz diye birşey yok
67- Akıl, bilim karşıtlığı yok.
68- müzik, resim, fotoğraf, şiir, haykel, satranç haramdır diye birşey yok
69- Cennetle müjdelenen, kusursuz sahabi yok.
70- Peygamberin sürekli aynı sözlerle kendisine dua ettirdiği bir ezan duası yok.
71- Peygamberimiz namazda otururken kendi kendisine selam verdiği, müminlerinde namazda, Allahın huzurunda otururken peygambere selam çaktığı bir Tahiyyat duası yok. Burada hitap direk peygamberedir, oysa ölümsüz olan ve seni heran duyacak olan Allahtır.
72- Kara çarşaf, peçe yok
73- Dini kullanarak para kazanmak yok
74- Kuran dışında haram helal koyan bir resul yok
75- Kuran evrim/tekamül teorisine karşıdır diye birşey yok
76- Adem ilk beşerdir diye birşey yok. Adem İlk sorumluluk sahibi insandır
77-Mesih Isanın ineceği, deccalin çıkacağı gibi masallar yok
78-Sünnilerin bahsettigi Kelime-i şehadet ve Amentü Kuranın hiç bir ayetinde yok
79- Ölünün ardından ziyafet vermek, 7, 40, 52 yok.
80- İslamda halifelik diye özel bir kurum, makam yok.
81- İslamda babadan oğula geçen saltanat yok.
82- Dini yaymak için ülkeler fethetmek yok.
83- Aynı dinden, aynı meşrepten olmayanı düşman görmek yok.
84- Arap gelenek, görenek ve adetlerini sünnet diyerek pazarlamak yok.
85- Kan akması veya kadına dokunmak abdesti bozar diye bişey yok.
86- Camii ve mescidlere Allahın ismi dışında başka isim/isimler asmak yok.
87- Minarelerden, haddi aşan sözlerle Peygamberin aşırı yüceltildiği bir selâ çağrısı yok.
88- Allahla, Peygamberle rüyada görüştüm sahtekarlığı yok.
89- Arapça kutsal bir dildir diye bişey yok.
90- Kuran’dan başka dinin kaynağı yok.

Bunlara itiraz edenler çıkacak onlara da bu ayetler cevap veriyor zaten
MUSTAFA KEMAL'İN ÇOCUKLARININ MESAJIDIR:

Bugün, Atamızla aynı iman ve katiyetle söylüyoruz ki,

Milli ülküye, herşeye rağmen tam bir bütünlükle yürümekte olan Türk milleti 'nin (ne mutlu Türküm diyenin) büyük millet olduğunu, bütün medeni alem az zamanda bir kere daha tanıyacaktır.

Asla süphemiz yoktur ki, hızla inkişaf etmekte olan Türklüğün unutulmus büyük medeni vasfı ve büyük medeni kabiliyeti, yarının yüksek medeniyet ufkundan yeni bir günes gibi doğacaktır!

Ne mutlu Türküm diyene!.





Bunları Biliyor muydunuz?

Bunları Biliyor muydunuz?

* 1-Che Guevara, 1967 yılında Bolivya’da yakalanıp öldürüldüğünde sırt çantasından; “Atatürk’ün... Büyük NUTKU’nun” çıktığını...”

* 2- Fidel Castro nun:12 Mayıs 1961 tarihinde Havana'da görevli genç Türkiye diplomatı Bilal Şimşir'den ABD NİN BİLGİSİ OLMAMASI şartıyla "Atatürk'ün Büyük Nutuk Kitabını" istediğini... Ve: "Devrimci M.Kemal ATATÜRK varken, Türk gençleri neden kendilerine başka önder arıyorlar?" dediğini,

* 3- 1935'teki Uzun Yürüyüş öncesinde Şankay Meydanı'nda toplanan binlerce Çinliye seslenen Mao'nun ilk sözlerinin : "Ben, Çin'in Atatürk'üyüm. ."olduğunu,

* 4- Yunan başkomutanı Trikopis`in, hiçbir zorlama ve baskı olmadan her Cumhuriyet bayramında Atina'daki Türk büyükelçiliğine giderek, Atatürk`ün resminin önüne geçtiğini ve saygı duruşunda bulunduğunu,

*5- 1938'de, General McArthur'un en zor, en problemli, en buhranlı döneminde, danışman, senatör ve bakanlarından oluşan yüz yirmiden fazla kişiye; "Şu anda hiçbirinizi değil, büyük istidadı ile Mustafa Kemal'i görmek için neler vermezdim" dediğini,

* 6- 1938'de Ata`nın ölümünde Tahran gazetesinde yayınlanan bir şiirde;"Allah bir ülkeye yardım etmek isterse, onun elinden tutmak isterse başına Mustafa Kemal gibi lider getirir" denildiğini,

* 7- 2006'da ise AB Uyum yasaları gereğince devlet dairelerinden Atatürk resimlerinin kaldırılmasının istendiğini ...